İSTANBUL (AA) - BELGİN YAKIŞAN MUTLU - Borsada yükseliş beklentisi ile pozisyon alan yatırımcıların yoğunlaştığı nisan ayında küresel çapta rekorların kırıldığı görülürken, yurt içinde yüzde 0,44 ile nispeten sınırlı kazanç sağlayan BIST 100 endeksinin, mayısta güçlü bir performans sergilemesi öngörülüyor.
Şirketlerin ilk çeyrek bilançolarına yönelik beklentilerin fiyatlanması, ısınan havalar dolayısıyla hareketlenen düğün ve turizm sezonunun, ilişkili sektörleri canlandırması gibi faktörler, borsa yatırımcılarının nisan aylarında genellikle kazanç elde etmesini sağlıyor.
Son 15 yılın nisan aylarına bakıldığında, 2012 ve 2018 haricinde yurt içi piyasalarda da yükseliş eğiliminin gelenekselleştiği ve yatırımcıların alıma geçtiği görülüyor.
Küresel enflasyonist endişelerin ve jeopolitik risklerin artması, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında artan vaka sayılarının yarattığı belirsizlik ortamı gibi faktörlere rağmen BIST 100 endeksi, bu yıl da nisan ayını yüzde 0,44 artışla 1.397,82 puandan tamamlayarak geleneği bozmadı.
Geçmiş yıllara kıyasla nisan ayında en fazla kazanç elde eden sektörlerin farklılaşması dikkati çekerken, endeksin pozitif kapanış gerçekleştirmesine en fazla katkı metal ana sanayi, bankacılık, bilişim ve gıda sektörlerinden geldi. Dolar/TL'nin nisanda aylık yüzde 1,1 değer kaybetmesi de borsadaki yükselişi destekleyen faktörler arasında yer aldı.
- ABD piyasaları rekor kırdı
ABD'de mart ayının son günlerinde 1,9 trilyon dolarlık destek paketinin hayata geçirilmesinin ardından ekonomideki toparlanmanın beklenenden hızlı gelişeceği umutları arttı.
Ülkede imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi'nin (PMI) 64,7 ile Aralık 1983'ten bu yana kaydedilen en yüksek seviyeye ulaşması, ekonominin ilk çeyrekte yüzde 6,4 ile 2003'ün ikinci çeyreğinden bu yana en hızlı büyümeyi kaydetmesi, beklentilerin üzerinde gelen şirket bilançoları ve istihdam piyasasındaki iyiye gidiş de yatırımcıların risk iştahını destekleyen unsurlar oldu.
Söz konusu gelişmeler, diğer taraftan ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimlerine daha erken başlayacağına ilişkin beklentileri gündeme getirerek enflasyonist kaygıları yeniden gündemin üst sıralarına taşıdı.
Fed Başkanı Jerome Powell'ın faiz artırımından önce tahvil alımlarının azaltılacağı sinyalini vermesi ile yüzde 1,75 seviyelerinden yüzde 1,53'ün altına kadar inen ABD'nin 10 yıllık tahvil faizleri, geçen ayın son günlerinde ise emtia fiyatlarındaki dalgalanma ve ülke ekonomisine ilişkin pozitif veri seti ile yeniden yükselişe geçti ve nisanı yüzde 1,64 seviyelerinden tamamladı.
Söz konusu gelişmelerle New York borsasında Dow Jones endeksi, 34.257 puanla tarihi zirvesini gördüğü nisan ayını yüzde 2,7 primle kapattı. Nisanda tarihi zirvesini test eden bir diğer endeks de S&P 500 olurken, endeksin aylık yükselişi yüzde 5,2 düzeyinde gerçekleşti. Nasdaq endeksi ise yüzde 5,4 değer kazandığı nisanda tarihi zirvesine yaklaştı.
Küresel ekonomiye ilişkin birbiri ardına açıklanan pozitif veri seti ve aşılama sürecinde kaydedilen ilerleme, Avrupa tarafında da nisan ayında genel olarak pozitif fiyatlama ortamını sağladı.
Almanya'da DAX 30 endeksi, gördüğü en yüksek seviyeyi kırdığı nisanda yüzde 0,85 değer kazanırken, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 3,82 artışla 15 ayın en yüksek seviyesinden kapanış gerçekleştirdi. Fransa'da CAC 40 endeksi ise nisan ayını yüzde 3,3 primle Kasım 2000'den bu yana en yüksek seviyeden tamamladı.
Asya tarafında ise gerek ABD-Çin geriliminin tırmanması gerekse Japonya'da Kovid-19 kaynaklı ölümlerin artması ve aşılama sürecinin gecikmesi gibi faktörler, pay piyasaları üzerinde baskıyı artırdı. Bölgede açıklanan makroekonomik veri seti de karışık bir görünüm ortaya koydu.
Söz konusu gelişmeler, nisan ayında Japonya'da Nikkei endeksinde yüzde 1,25'lik düşüş, Çin'de Şanghay bileşik endeksinde ise yüzde 0,14'lük sınırlı bir artış yaşanmasını beraberinde getirdi.
- "TL varlıkların mayıs ayında güçlü bir performans sergilemesini bekliyorum"
Vakıf Yatırım Direktörü Altan Aydın, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, yurt dışı piyasaların nisanda çok güçlü bir ay geçirdiğini belirterek, son dönem pay piyasaları performansında parasal ve mali desteklerin dışında ekonomik beklentilerin fiyatlanmasının öne çıktığını söyledi.
Aşılanma oranının yüksek olduğu ülkelerde borsaların performansının daha güçlü olduğuna işaret eden Aydın, "Yurt dışında zaten güçlü bir görüntü vardı, bu devam etti. İçeride ise mart ayındaki yabancı satışlarının ardından nisanda da bir miktar negatif ayrışma gördük. Ben bu bilanço dönemiyle beraber yurt içi piyasalarda mayıs ayında iyimser bir fiyatlama bekliyorum. Tüm küresel piyasalarda geçerli olan 'mayısta sat ve git' durumu, salgından dolayı biraz ötelendi diye düşünüyorum." dedi.
Aydın, bu hafta enflasyon ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararının takip edileceğini aktararak, şunları kaydetti:
"Son Enflasyon Raporu sunumuyla birlikte erken bir faiz indirimi endişesi biraz daha azaldı. TCMB'nin faizde bir değişiklik yapmaması halinde TL varlıkların mayıs ayında güçlü bir performans sergilemesini bekliyorum ki geçen hafta yabancıların biraz alım yaptığını da gördük. Haziran ayında ise farklı riskler var. Yılın ikinci yarısı itibarıyla aylık stratejiler oluşturmak lazım. Çünkü yurt dışında da tahvil faizlerindeki yükselişler, enflasyonun seyri ve emtia fiyatlarının bunu hala yukarı doğru baskılaması, bunlara bağlı olarak Fed'in tahvil alımlarını azaltmasına yönelik sinyal vermesi gibi riskler mevcut. Yurt içinde de artık enflasyonda tepe noktası geride kalacağı için faiz indirim beklentileri gündeme gelecek. Dolayısıyla daha çok yurt dışı kaynaklı riskler olmak üzere piyasalar için haziran-temmuz aylarında biraz daha dalgalı ve riskli bir görünüm bekliyorum."
Tam kapanma döneminin ardından turizm sektörüne yönelik gelişmelerin önemli olacağını vurgulayan Aydın, buradaki canlanmanın havacılık ve petrokimya gibi ilişkili tüm sektörler için döngünün başlangıcına işaret edebileceğini söyledi.
Aydın, bilanço döneminde tüm dünyada oluşan talep ve artan fiyatlarla beraber demir-çelik sektörünün öne çıktığına işaret ederek, "Gelirleri içinde ihracatın payı yüksek olan şirketler de güçlü finansallar açıkladı. Salgının etkisiyle ilk çeyrek için gıda perakendesinde operasyonel olarak çok iyi bilançolar bekleniyor. Bundan sonraki süreçte ise havacılık ve petrokimya sektörlerinin biraz daha ön plana çıkacağını öngörüyorum. Bankacılık sektörü ise belki 3. çeyrekten sonra..." diye konuştu.
BIST 100 endeksinde kısa vade için 1.380 seviyesinin destek konumunda bulunduğunu aktaran Aydın, "Bu seviyeyi stopp-loss (zarar kes) seviyesi olarak değerlendiriyorum. Orta vadede ise 1.360 seviyesinin altına inilmedikçe pozisyonlar korunabilir diye düşünüyorum. Mayıs ayında BIST 100 endeksine yönelik iyimser beklentilerim için hedef 1.480-1.500 puan bölgesine doğru. Buraya doğru bir hareket bekliyorum. Özetle, son 1-2 aylık dalgalanma sürecinin mayıs ayında kapanacağını ve hisse senetlerinde potansiyel olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.