İSTANBUL (AA) - AK Parti İstanbul Çevre Şehir ve Kültür İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Cahit Altunay, Adalar'daki atların durumuna ilişkin, "Sahiplendirilen 102 attan sonra geriye kalan 1200 atın 120 tanesinin Adalar'daki ahırlarda olduğu göz önüne alınırsa geri kalan 978 atın faili meçhul." dedi.
Altunay, Sütlüce'deki AK Parti İl Başkanlığı'nda düzenlediği toplantıda, son dönemde sahiplendirilen bazı atların kaybolduğu iddiaları üzerine açıklamalarda bulundu.
Adalar'da faytonların kaldırılması ile beraber 1200 atın İBB tarafından satın alındığını hatırlatan Altunay, bu atların kendi doğal yaşamlarına uygun yerlere gönderilmesi konusunda İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü arasında sözleşme yapıldığını söyledi.
Atların sahiplendirilmesi için 81 ile yazı gönderildiğini ifade eden Altunay, şöyle konuştu:
"Farklı illerden toplam 1341 talep İl Tarım ve Orman Müdürlüğüne ulaştı. İl müdürlüğü taleplerle ilgili çeşitli şehirlere sevkiyata başladı. Yozgat, Bilecik, Nevşehir, Bilecik, Kayseri gibi illere 102 at amacına uygun şekilde gönderildi. Bu atların gerekli kontrolleri de Tarım ve Orman Müdürlükleri tarafından yapıldı. Ancak birden bire İBB Başkanı İl Tarım Müdürlüğüne giderek 'Artık sevkiyatları biz yapacağız. Şu andan itibaren sevkiyatlar durdurulmuştur, atlar bize aittir' diye talepte bulunmuştur. Sahiplendirilen 102 attan sonra geriye kalan 1200 atın 120 tanesinin Adalar'daki ahırlarda olduğu göz önüne alınırsa geri kalan 978 atın faili meçhul."
Atların akıbetini araştırdıklarını ifade eden Altunay, şunları kaydetti:
"Atların kendi yaşam koşullarına uygun yerlere, alanlara sevkiyatı gayet rayında giderken neden İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü devreden çıkarıldı. Resmi kurumlar devreden çıktığına göre kimler aracılığıyla nereye sevk edildi? Bugüne kadar kaç at, kime, nereye ve nasıl sevk edildi? Atlarla ilgili çeşitli spekülasyonlar var. Adaların arka tarafında katledildiği, sevkiyat esnasında telef edildiği, Irak'ın kuzeyine ücret karşılığı satıldığı, çiplerinin de atların yaralanarak çıkarıldığı gibi iddialar var. Bu iddiaların cevaplanması gerekiyor. İBB bu sorumluluğu üzerine aldıktan sonra neden bunları resmi kayıt altına almadı?"