ANKARA (AA) - İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Dominick Chilcott, Türkiye'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde genç nüfus ile modern ve kapsamlı sağlık sistemi olmak üzere iki önemli avantaja sahip olduğunu söyledi.
Chilcott, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının düzenlediği "Ülkemizdeki Yabancı Misyon Şeflerinin Gözünden Türkiye'nin Koronavirüsle Mücadelesi" programında konuştu.
Programda Türkiye'nin Kovid-19 ile mücadelesini değerlendiren Büyükelçi Chilcott, Türkiye'de büyük şehirlerde modern hastanelerin bulunduğuna, sağlık sistemine bu denli yatırım yapılmasının kıymetinin salgın döneminde anlaşıldığına işaret etti.
Chilcott, Türkiye'de Kovid-19 ile mücadele performansının çok iyi olduğunu vurgulayarak "Hayatını kaybeden insan sayısından hastanede tedavi gören insan sayısına ve iyileşenlerin sayısına baktığınızda Türkiye'deki rakamlar, diğer birçok ülke ile kıyaslandığında gayet iyi." diye konuştu.
Büyükelçi Chilcott, Türkiye'nin salgın sürecinde iki avantajı olduğunu belirterek "Bunlardan birincisi genç nüfusa, ikincisi de modern ve kapsamlı bir sağlık sistemine sahip olması." dedi.
Chilcott, salgın döneminde Ankara ve civarında Gordion, Sivrihisar ve Safranbolu gibi kültürel yerlere seyahat etmeyi, ayrıca Türk restoranlarına giderek uzun vakitler geçirmeyi özlediğini de ifade etti.
- İngiltere'de hastaneler baskı altında kaldı
Türkiye'ye kıyasla İngiltere'de hastanelerin geçen yıl iki kez büyük baskı altında kaldığını dile getiren Chilcott, İngiltere'de Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının, Türkiye'dekinden çok daha fazla olduğunu kaydetti.
İngiltere'nin salgın sürecinde hızlı harekete geçip geçmediğinin tartışma konusu olduğuna değinen Chilcott, "Hükümete karşı adil olmak gerekirse, emsali görülmemiş bir durum ile karşı karşıya kaldılar. Uyacakları bir kural kitabı yoktu. Hükümete danışmalık yapan bilim insanlarının tavsiyeleri doğrultusunda ve o takvime uyarak adım attılar." dedi.
Chilcott, İngiliz hükümetinin, yoksul ve az gelişmiş ülkelere yardım dahil 1,5 milyar dolara karşılık gelen bir meblağı salgınla mücadeleye ayırdığını, İngiltere'nin agresif bir aşılama politikasını takip eden ilk ülkelerden biri olduğunu vurguladı.
Büyükelçi Chilcott, "Aşılar henüz onay almamışken bu aşılara yatırım yapma kararı alırken belli riskleri aldık. Diğer Avrupa ülkelerine nazaran aşıya erişimimiz bu sayede çok daha iyi. Aşı programımız da onlarınkinden çok daha gelişmiş. Son rakamlara göre İngiltere'de aşılanan vatandaşlarımızın sayısı 21 milyona ulaştı." ifadelerini kullandı.