ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bazı emekli amirallerin açıklamasına ilişkin, "Bir bildiri hazırlamışlar. İçlerinden biri veya birileri bu bildiriyi alıyor, bazı kelimelere yeni kelimeler ilave ediyor, sonra bir internet sitesine veriyor ve gece yarısı bu internet sitesi bunu yayınlıyor." dedi.
Kılıçdaroğlu, Haber Global Televizyonu'nun canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Bazı emekli amirallerin açıklamasına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin gerçek gündeminin açlık ve işsizlik olduğunu belirterek, şu iddiada bulundu:
"Bir bildiri hazırlamışlar. İçlerinden biri veya birileri bu bildiriyi alıyor, bazı kelimelere yeni kelimeler ilave ediyor, sonra bir internet sitesine veriyor ve gece yarısı bu internet sitesi bunu yayınlıyor. Buradan o komutanlara sesleniyorum; sizin bildirinizi, -sabah yayınlanır öyle karar almışlar- içeriğini değiştirip, bazı kelimeler ilave edip, gece yarısı o internet sitesine veren kişi sağlıklı bir ruh haline sahip olan kişi değildir. O bir yerlerden talimat alarak orada bu işi yapmıştır. O kişiyi bulsunlar."
Benzer durumun Boğaziçi Üniversitesinde de yaşandığını savunan Kılıçdaroğlu, bunun gündemi değiştirmek için yapıldığını öne sürdü.
Kılıçdaroğlu, "Öyle çirkin şeyler oldu ki. Emekli amiral bu kişiler, emekliler dünyanın neresinde darbe yapar? Silahı yok, bağlı hiçbir askeri birlik yok, bırakın mahalledeki bekçi de kendisine bağlı değil. Mahallenin karakolundaki polis de kendisine bağlı değil. Bu adam nasıl darbe yapacak? Aldılar, 'emekli amiral' değil 'amiral' lafını kullandılar. Bir de denizci bunlar. Karadeniz'den gelip Ankara'da darbe yapacaklar, gemileri, silahları, hiçbir şeyleri yok. Hepsi emekli ve evlerinde oturuyorlar. Gündemi değiştiriyorlar, değiştirmek istiyorlar." ifadesini kullandı.
Yargıtayın talimatla açıklama yaptığını öne süren Kılıçdaroğlu, "Bu dosya, yarın Yargıtayın önüne gidince ne olacak? Bir hakim ihsas-ı reyde bulunursa, dava öncesinde avukatı, suçlanan kişiyi dinlemeden, 'Sen suçlusun.' derse o hakim, hakim değildir. Bitmiştir o. Yargıtay, Yargıtay değildir o açıklamayı yapan." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında sabah erken saatte hiçbir evin aranmayacağının açıklandığını ama bu uygulamanın devam ettiğini belirterek, eski milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun bu şekilde, namazını kılamadan alındığını söyledi.
"Ülkede sizce şu anda darbe tehlikesi var mı?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, "Yok, ne darbesi Allah aşkına." yanıtını verdi.
Türkiye'nin 20 Temmuz'da yapılan sivil bir darbe sürecinin içinde olduğunu, gazetelerin, televizyonların istediği haberi yapamadığını, otosansürlerin uygulandığını, hakimlerin verdikleri karardan dolayı sürgün edildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, bunun demokrasi olmadığını vurguladı.
- İstanbul Sözleşmesi
İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, sözleşmenin aile yapısına zarar verdiği yorumlarının anımsatılması üzerine, "Hangi aile yapısına zarar veriyor? Her aile saygındır. Aile içinde şiddet olmasın, kadının korunması lazım diyoruz." diye konuştu.
Bir başka soru üzerine sözleşmede "LGBT'yi özendirme" anlamında bir ifadenin bulunmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, bu iddiaların iftira olduğunu savundu.
Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri durumunda ilk bir hafta içinde atacakları adımlardan birinin de İstanbul Sözleşmesi ile ilgili olduğunu belirtti. "LGBT, Türk aile yapısını bozuyor mu?" sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, "Hayır, ilgisi yok. Niye aile yapısını bozsun?" dedi.
"LGBT'yi 'ahlak dışı', 'sapıkça' görenler var, siz ne olarak görüyorsunuz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "O ayrı bir şey. Bu sözleşmeyle bunun bir ilgisi yok. Herkesin yaşam tarzına saygı göstermek zorundasınız. Ben insanların yaşam tarzlarını siyasete konu etmem. Siyaset ayrı bir şeydir, o bir sorunla karşılıyorsa onun sorununu çözmektir. Herkesin inancına, özgürlüğüne, kimliğine saygı duymak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.
- Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, annesi Saliha Gül'ü kaybeden Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e başsağlığı dileklerini iletti.
Kanunun, iç tüzüğün hiçe sayıldığını, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir kişinin iradesine tabi tutulduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "Meclis işlevini yitirdi eleştirileri gündeme geliyor. Sizce Meclis şu anda işlevini yitirdi mi?" sorusu üzerine, milletvekillerinin adı üstünde "milletin vekili" olması gerektiğinin altını çizdi.
Kılıçdaroğlu, Mecliste Erzurum'un, Rize'nin yaşadığı sorunların dile getirilmediğini, AK Parti'li milletvekillerinin Meclis kürsüsünde seçildikleri ilin, bölgenin sorunlarını söyleyemediğini, "iradelerinin ipotek altında olduğunu" iddia etti.
Bunu CHP'li milletvekillerinin yaptığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Milletin vekilini millet seçmediği zaman parlamento vesayet altındadır. Vatandaş gidiyor oy kullanıyor, sanıyor ki ben milletvekilini seçiyorum. Hayır milletvekilini seçen partinin liderleri, vatandaşın önüne bir liste koyuyorlar buna oy ver diyorlar." dedi.
"Kanunda, teklifte ne var, el kaldırıp indiren çoğu milletvekili bilmiyor ama biz biliyoruz, muhalefet biliyor. Kanunu okumaya, teklifi okumaya da gerek yok zaten. Bakıyorlar birisi el kaldırınca, grup başkanvekili en önde zaten, hep beraber blok olarak yani 19 Mayıs hareketleri. Bu parlamentoya güven, itibar kaybettiriyor." diyen Kılıçdaroğlu, Meclisin bu şekilde sorunları çözemeyeceğini dile getirdi.
- "İl başkanı gayet güzel çalışıyor"
Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun seçmen üzerindeki etkisine ilişkin soruya, "İl başkanı gayet güzel çalışıyor. Toplumun her kesimine dokunmaya çalışıyor, mücadele ediyor." sözleriyle yanıt verdi.
"Sizce niye sürekli gündem oluyor?" sorusuna karşılık da Kılıçdaroğlu, "İstanbul Büyükşehir Belediyesini aldık, güzel bir çalışma yaptık. Dolayısıyla o gündem olmasın da kim gündem olsun? İçlerine sindiremiyorlar. Bütün arkadaşlarım kadrosuyla beraber çalışıyor. İl yönetiminde görev alan bir arkadaşımız bugün Kovid-19 nedeniyle vefat etti, ona da Allah'tan rahmet diliyorum." ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kanal İstanbul ile ilgili tartışmalar ve bu konudaki değerlendirmelerinin sorulması üzerine, "Kanal İstanbul'a 'dünyanın parasını harcayacağız' diyorlar. Oraya harcayacağını Harran Ovası'na harcasana. Harran duruyor, su yok doğru dürüst." görüşünü paylaştı.
Aksaray ile Mersin arasına demiryolu, Kayseri'yi Ankara'ya bağlayan hızlı tren yapılabileceğini belirten Kılıçdaroğlu, Kanal İstanbul'un "rant" için yapıldığını savundu.
Bir başka soru üzerine iktidara değil vatandaşın sorunlarına talip olduklarının ve bu sorunları çözmek istediklerinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "128 milyar dolar vardı değil mi Merkez Bankasının kasasında. Sorduk nereye gitti bu para? Biliyor musunuz, hayır. Ben de bilmiyorum, 600 milletvekili de bilmiyor işin garip tarafı. 128 milyar dolar nerede, kim aldı bu parayı, hangi kur üzerinden aldı?" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Billboardlara yarından itibaren ilan asıyoruz; 128 milyar dolar nerede? Tek soru bu, o kadar yazacak. Mudanya'da CHP olarak asmışız, polis gelmiş, 'Bunları kaldıracaksınız' demiş. Niye kardeşim ne var burada, niye sizi rahatsız ediyor? Ben tüyü bitmemiş yetimin hakkını soruyorum, 128 milyar dolar nerede? Yarın göreceksiniz bütün Türkiye'de bu billboardlarda olacak."
Kılıçdaroğlu, "Merkez Bankası Başkanı 128 milyar dolarla ilgili 'Araştırma yapın' talimatı veriyor. Sen misin talimatı veren, görevden aldılar." iddiasında bulundu.
- "Güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyacımız var"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sizce Türkiye'nin anayasa değişikliğine ihtiyacı var mı?" sorusuna şu sözlerle yanıt verdi:
"Kesinlikle güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyacımız var. Tek adam rejiminden kurtulmak zorundayız, dolayısıyla bunun yolu da yeni bir anayasa, yapmak gerekiyor. Uzlaşmayla, dayatmayla değil. Beraber oturacağız parlamento üzerindeki vesayeti kaldıran bir anayasanın ilkeleri belirlenecek, o çerçevede hareket edilecek. Kavgayla, dövüşle değil. Ülkenin huzura, yeni bir anayasaya ihtiyacı var. Ülkemizde hakimlerin bağımsızlığına, devletin sağlıklı çalışmasına ihtiyaç var. Vatandaştan toplanan her kuruşun hesabının siyasi otorite tarafından halka anlatılması var. Devletin şeffaf yönetilmesi lazım."
Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine, "Gayet iyi. Partisinde bir ara dalgalanmalar oldu, onları derledi, toparladı. İradesini gösterdi. Dolayısıyla gayet güzel yönetiyor. Siz gazeteci olarak dikkatle dinliyorsunuz, ben de siyasetçi olarak dikkatle dinliyorum." yorumunu yaptı.
(Bitti)