İSTANBUL (AA) - AHMET ESAD ŞANİ - Hisart Canlı Tarih Müzesi, bünyesindeki çok sayıda eserle ve tarihi olayları ele alan bölümleriyle 6 yıldır her yaştan ziyaretçisini tarihin sayfalarında yolculuğa çıkarıyor.
Çağlayan'daki müzenin kurucusu Nejat Çuhadaroğlu, Müzeler Haftası dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hisart Canlı Tarih Müzesi'nin hikayesini anlattı.
Küçük yaşlarından itibaren resme ilgi duyduğunu, uçak, tank ve araba maketleri yaptığını, bu anlamda tarihe olan merakının da gün geçtikte arttığını aktaran Çuhadaroğlu, koleksiyonunu ve müzeyi Türk kültürüne ve tarihine hediye etmek istediğini söyledi.
Yaptığı maketler ile üç boyutlu modelleyip ışık ve seslerle destekleyerek hazırladığı dioramaların yanına gerçek objeleri de koyarak tarihi olayları anlatan konseptler oluşturmaya başladığına işaret eden Çuhadaroğlu, bu şekilde başlayan serüvenin müzenin ortaya çıkmasını sağladığını belirtti.
Çuhadaroğlu, Hisart'ın şu anda kendi tarzında teşhir tanzim anlamında dünyada ilk ve tek olan bir müze olduğuna dikkati çekerek, "Ayrıca bu müzenin içinde dünyada eşi benzeri olmayan çok eser var." ifadesini kullandı.
- "Beş yüz adedin üzerinde canlandırılmış manken var"
Müzenin tarihin farklı dönemlerini anlatan maket, diorama çalışmaları ve gerçek objeleriyle benzerlerinden farklılaştığını vurgulayan usta koleksiyoncu, "Burada orijinal aksesuar, elbise ve silahlarla dönemi anlatan beş yüz adedin üzerinde canlandırılmış manken var. Buraya gelen insanlar dönemin savaş ve olaylarının birebir canlısını da, maketini, resmini, fotoğrafını da görüyor, aynı anda bunu yaşıyor ve hissediyorlar." dedi.
Hisart Canlı Tarih Müzesi Kurucusu Nejat Çuhadaroğlu, müzenin içeriğinin ve görsellerinin pek çok kez basında yer almasına rağmen gelen insanların müzeyi gördüklerinde çok şaşırdıklarını aktardı.
Müzede çok uzun bir tarihi aralığı anlatan objelerin yer aldığını belirten Çuhadaroğlu, şöyle devam etti:
- "Teşkilat-ı Mahsusa'nın tabanca ve kılıçlarında üç hilal ve üç yıldız var"
Koleksiyonda Teşkilat-ı Mahsusa ile ilgili parçaların da bulunduğu bilgisini paylaşan Çuhadaroğlu, son günlerde hakkında pek çok kitap yazılan teşkilatın simgesine ilişkin tartışmaların devam ettiğini hatırlattı.
Çuhadaroğlu, "Bendeki üst düzey Teşkilat-ı Mahsusa'nın yöneticileri veya görev almış liderlerinin tabanca ve kılıçlarında üç hilal ve üç yıldız var. Enver Paşa, Kuşçubaşı Eşref, Resneli Niyazi, Yakup Cemil, Süleyman Askeri gibi çok önemli şahsiyetlerin silahlarında hatta ceket düğmelerinde bile var. Tarihçi ve araştırmacı arkadaşlarla da hala bu konuyu tartışıyoruz, konuşuyoruz. Çok enteresan bir konu." değerlendirmesini yaptı.
Teşkilat-ı Mahsusa'nın silahlarının, hatta yüzük şekilde bir tabancanın da koleksiyona eklendiğini anlatan Çuhadaroğlu, bu parçaların yaklaşık 100 sene öncesinde kullanıldığına dikkati çekti.
Hayata geçirdikleri ve gelecekte yapmayı planladıkları projelere de değinen Çuhadaroğlu, hem yurt içinde hem de yurt dışında tarihi olayların yıl dönümlerinde çeşitli sergiler açmayı planladıklarını, Türkiye'nin tarihine ilişkin eserleri yurt dışında sergileyerek Türk kültür ve turizmine katkıda bulunmak istediklerini kaydetti.
Çuhadaroğlu, müzenin konum ve mekan olarak yeterli olmadığını, yerli ve yabancı turistlerin daha kolay ulaşım sağlayabileceği, daha büyük bir yere taşınması durumunda eserlerin daha iyi sergilenebileceğini, ayrıca bir vakıf kurarak müzeyi kültür ve tarih kompleksi haline getirmek istediğini de sözlerine ekledi.
- Hisart Canlı Tarih Müzesi 1500 yıllık tarihe ışık tutuyor
Müze, Çanakkale Zaferi, İstanbul'un Fethi, Roma imparatorluğu, Anadolu Selçuklu Devleti, Osmanlı İmparatorluğu, Körfez Savaşı, 1. ve 2. Dünya Savaşı gibi Türkiye ve dünya tarihine etki eden medeniyet ve olaylara ilişkin eserlerin yanı sıra Osmanlı Padişahlarının kişisel eşyalarına da ev sahipliği yapıyor.
Ülke tarihinin mirasını ve bu mirasın kayıp halkalarını gün yüzüne çıkarmayı hedefleyen, 6 yıldır eserleri meraklılarıyla buluşturan müze, dünyadaki örneklerinden farklı teşhir, tanzim ve sergileme tekniğiyle ve eklenen yeni eserlerle 1500 yıllık tarihe ışık tutuyor.
"Kültür ve Turizm Bakanlığı 2020 Özel Ödülü" sahibi olan ve şu anda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgın tedbirleri nedeniyle kapalı olan müzenin 1 Ekim'den itibaren yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başlaması planlanıyor.