ANKARA (AA) - Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, Türkiye'nin Asya-Pasifik bölgesinde arabulucu rol oynayarak geliştirdiği ilişkilerin, ülkenin hayati öneme sahip olduğunu gösterdiğini söyledi.
YTB tarafından 26-27 Mayıs'ta çevrim içi düzenlenen "Asya- Pasifik Çalıştayı: Yeniden Asya Açılımı Çerçevesinde Fırsatlar ve Zorluklar"ın açılış programı gerçekleşti.
Açılış programına YTB Başkanı Eren, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Ankara Üniversitesi Asya-Pasifik Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (APAM) Müdürü Prof. Dr. A. Merthan Dündar ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fahameddin Başar katıldı.
Açılış programında söz alan YTB Başkanı Eren, soydaş topluluklarının olduğu farklı bölgelerde çeşitli faaliyetler üretmeye ve bu topluluklarla ilişkileri kuvvetlendirmeye çalıştıklarını belirtti.
Asya Pasifik bölgesinin yaklaşık 4 milyar nüfusa sahip olduğunu ve bölgede 850 milyon Müslüman yaşadığını kaydeden Eren, dünyadaki Müslümanların yüzde 47'sinin bu bölgede yaşadığını aktardı.
Eren, Türkiye'nin bu bölgede arabulucu rol oynayarak bağımsızlığını kazanan ülkelerle geliştirdiği ilişkilerin Türkiye'nin ne kadar hayati öneme sahip olduğunu gösterdiğini dile getirdi.
YTB Başkanı Eren, "Strateji geliştirirken Çin, Hindistan ve Japonya'nın projelerinin iyi incelenip analiz edilmesi lazım." dedi.
YTB'nin "Türkiye Bursları" ile eğitim alarak mezun olan öğrencilerin kendi ülkelerinde önemli mevkilere geldiğini vurgulayan Eren, "Öğrenci burslandırması, önemli merkezi yer tutuyor. Asya Pasifik bölgesinden 1992'den bu yana 7 bin 500'e yakın öğrenci burslandırılmış. Şu an 1444 öğrenci Türkiye'de okuyor. Asya Pasifik bölgesinden 4972 mezunumuz bulunmakta." dedi.
Eren, YTB'nin Asya-Pasifik bölgesine dair bugüne kadar yaptığı çalışmalara değindi.
- Yeniden Asya açılımında "huzur ve paylaşım"
Ankara Üniversitesi APAM Müdürü Dündar da, çalıştayın amacının "Yeniden Asya" açılımı bağlamında Türkiye'nin Asya ile olan ilişkilerini ve halihazırdaki durumunu ortaya koymak ve karşılaşılabilecek avantajlar ile dezavantajları tespit etmek olduğunu söyledi.
İnsanlığın doğduğu yerin Asya olduğuna değinen Dündar, "Köklerimizin uzandığı coğrafyayla daha sıkı ilişkiler kurmamız şüphesiz çok önemlidir." dedi.
APAM Müdürü Dündar, Türkiye'nin bugün de sınırlarının ötesine huzuru ve barışı götürebilmek için fedakarca çalıştığını dile getirdi.
Dündar, "Yeniden Asya açılımının huzur ve paylaşım temelinde şekillenmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.
Çalıştayın, iş birliği temellerinin atılması konusunda ilk adım olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Dündar, APAM'ın çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Etkinlikte konuşan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Rektör Yardımcısı Fahameddin Başar, 2019'da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun "Yeniden Asya" konsepti ile ilan ettiği Türkiye'nin Asya'ya yönelik yeni yaklaşımının, kurumlar nezdinde kayda değer bir hareketliliğe sebep olduğunu belirtti.
Başar, "FSMVÜ, devletimizin yürütmekte olduğu faaliyetlere, takip ettiği siyasete destek sağlamak amacıyla çeşitli akademik faaliyetler yürütmektedir." diye konuştu.
2015'te Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi ile kurdukları iş birliğiyle Türkiye'nin ilişkilerine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Malay Dünyası Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'ni (OSMAD) kurduklarını vurgulayan Başar, bu adımın da bu doğrultuda attıkları en somut adım olduğuna değindi.
- İki dünyayı birleştiren Asya kıtası
Etkinlikte konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdam Çam, "en çok Müslüman nüfusun ve hatta dünyadaki en çok nüfusun yaşadığı bir bölge olarak Asya, Türkiye'nin çok uzağında ve bilgisinin dışında kalan bir coğrafyaymış gibi" bir yaklaşım içinde olunduğunu ifade etti.
Çam, "Yakın coğrafyamızdan başlayıp dünyanın öbür ucunda iki dünyayı, Doğu ile Batı'yı birleştiren Bering Körfezi'ne kadar uzanan bu coğrafyaya yönelik yapılması gereken çok önemli çalışmalar olduğunu düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Dünyada önemli bir değişim ve dönüşüm sürecinin yaşandığını söyleyen Çam, Asya'ya doğru bir güç etkileşiminin yaşandığını vurguladı.
Çam, Çin'in Bir Kuşak Bir Yol, Yeni İpek Yolu gibi projeleri, Hindistan ve bölge ülkelerinin diğer atılımları ile tüm bu küresel değişim ve dönüşümün kendi içinde bir entegrasyona gittiğine dikkati çekti.
Dünyada herhangi bir bölgeyi çalışan araştırmacının, tek başına ilgi duyduğu bölgeyi bilmesinin yeterli olmadığını aktaran Çam, "Afrika'ya giden bir araştırmacının sadece Afrika'yı bilmesi yeterli olmuyor, Asya'yı, Çin'i bilmesi lazım. Amerika'yı ve Avrupa'yı da bilmesi gerekiyor. Aynı şekilde Batı'daki insanların uzak doğudan uzak kalması söz konusu olmuyor." ifadelerini kullandı.