Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (1)

Politika

- "Bölücü terör örgütünün sonu nihayet gelmiştir. PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta, her yerinden dağılmaktadır"- HDP'li bir kadın milletvekili de PKK'yı arkalamış, Hamza Adıyaman'ın ailesini suçlayarak aynen şunları söylemiştir: 'Zap suyuna düştü ve ailesi para karşılığında HDP il binası önünde oturtuluyor.' Bu terörist kadının ruhu kirlenmiş, vicdanı lekelenmiş, iradesi rehin alınmıştır. Meclis'te bekleyen fezlekesinin derhal işleme alınması hayat memat konusudur"- "Hamza Adıyaman Zap suyunda değil, PKK'nın ihanet kampındadır. Gerçekleri saklayan, çocukların dağa ve kamplara silah zoruyla kaçırılmasını çarpıtan kim varsa, dilerim ki bir gün kendilerini Zap suyunun dibinde bulurlar"- "Terörist Demirtaş'a siyasi maksatlarla müşfik ve müspet yaklaşanlar çocuklarımızın, kadınlarımızın, güvenlik güçlerimizin, hülasa Türk milletinin karşısında oluşmuş zillet cephesidir. HDP'ye müsamaha ve merhamet analara hakaret, babalara hıyanettir"

TBMM (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bölücü terör örgütünün sonu nihayet gelmiştir. PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta, her yerinden dağılmaktadır." dedi.

Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmaya, Türk-İslam aleminin ramazan ayını tebrik ederek başladı.

Ramazan ayının inananlar için "bereket ve bolluk vahası", "sabır, merhamet, hoşgörü ve paylaşma vadisi" olduğunu vurgulayan Bahçeli, insanlığın maruz ve mahkum kaldığı belaların dallanıp budaklandığı bir dönemde, nefis terbiyesine, kalp temizliğine, vicdan tefekkürüne, huzur tecellisine çok ihtiyaç olduğunu, bu ihtiyaç halinin her geçen gün daha da şiddetlendiğini söyledi.

İnsanlığın tehlikeli bir girdabın ortasında, çözümü gittikçe karmaşıklaşan girift bir bulmacanın odak noktasında olduğunu ifade eden Bahçeli, "Bir yanda süregelen kanlı çatışmalar, sonuçsuz çekişmeler, iç savaşlar, hakimiyet kavgaları, istikrarsız coğrafyalar, kutuplaşmış ülkeler, ekonomik zorluklar, zulüm ve adaletsizliklerin karanlık yüzü varken, diğer yanda gözle görülmeyecek kadar küçük, ama tahribat ve yıkımı devasa büyüklükte olan bir virüsün insanlığa meydan okuyuşu söz konusudur. Açlık, yokluk, yoksulluk, yolsuzluk, terör kıtalara ambargo koyarken, ilkel dürtüler, ilkesiz yönetimler, iradesiz yöneticiler, itibarsız zihniyetler ne yazık ki beşeriyetin susadığı barış, refah ve huzur ufkunu da perdelemektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Böyle bir süreçte Kovid-19 hastalığının insanlığa musallat olduğunu, hayatın normal akışını temelinden, hem de kaygı verici ölçüde bozduğunu belirten Bahçeli, "Elbette her şey Allah'tandır. Derdi veren Allah, inanıyoruz ki, şifayı da bahşedecektir." dedi.

- "Vuslat için sabretmeliyiz, biraz daha dişimizi sıkmalıyız"

Ramazan ayında sağduyu ve sükunet içinde oruç tutup, ibadet ederken, manevi muhasebeyi, insanlığın hal ve gidişatını gözden ve gönülden geçirmenin zaruri olduğunu kaydeden Bahçeli, "Bu mübarek ayda kendimize dönerek, sevdiklerimize daha çok yönelerek, akıp giden hayatın biraz olsun hızını keserek virüsün yayılmasını engelleyebilir, bayramı aslına uygun olarak karşılayabiliriz. Vuslat için sabretmeliyiz, biraz daha dişimizi sıkmalıyız. Maske, mesafe ve temizlik şartlarına riayet kadar, Ramazan ayı boyunca uygulanması artık kaçınılmaz olan diğer kısıtlayıcı tedbirlerle bayramı ve müteakip dönemleri tıpkı eski günlerde olduğu gibi kucaklayabiliriz. Dar gelirli vatandaşlarımızı gözeterek, esnafımızın, çiftçimizin, küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin talep ve hassasiyetlerini mümkün mertebe dikkate alarak bugünkü darboğazdan çıkabiliriz." ifadelerini kullandı.

Kovid-19'un tasallutundan kurtulabilmek için seferberlik içinde hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Bahçeli, insan ve toplum sağlığının muhafazası, ayrıca Kovid-19'la mücadelenin başarıya ulaşabilmesi için hayati nitelikli kurallara mutlaka uyulması gerektiğini vurguladı.

Dayanışmanın, duyarlılığın, empatinin, yardımlaşmanın güzelliklerini hep birlikte gösterilmesi gerektiğini dile getiren Bahçeli, "Biz öylesine büyük bir medeniyetin, öylesine kutlu bir tarih ve kültür zenginliğinin varisleriyiz ki, felaketin kayalıklarından fidan fidan serpilen, ağır sorunların çorak bağrından filiz filiz yeşeren birlik ve kardeşlik bahçemizde el ele tutuşmasını çok şükür biliriz. Bu sayede mazlumların göz pınarlarından süzülen yaşları sileriz." dedi.

Ramazan ayının mübarek olmasını dileyen Bahçeli, "Cenab-ı Allah'tan niyazım, bu mübarek ay hatırına Kovid-19 illetinden Türk milletini ve tüm insanlığı esirgeyip bağışlamasıdır." temennisinde bulundu.

- "PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta"

Terörle mücadelenin kararlılıkla ve kahramanlıkla sürdürüldüğünü anlatan Bahçeli, ocak ayında başlatılan Eren Operasyonlarının başarıyla ve yüksek bir moralle icra edildiğini söyledi.

PKK'nın kış aylarında yuvalandığı alanların birer birer temizlendiğini dile getiren Bahçeli, yaklaşık iki haftalık bir zaman aralığında bölücü örgütün üst kademe yöneticilerinin içinde yer aldığı 16 teröristin etkisiz hale getirildiğini belirtti.

Şırnak Bestler Dereler Domuz Dağı Bölgesi'nde hainlerin takibe alınarak mağaraları ve saklandıkları barınakların vurulduğunu aktaran Bahçeli, ikisi kırmızı, üçü de turuncu listede bulunan PKK'nın elebaşlarının ihanetlerinin bedelini canlarıyla ödediklerini kaydetti.

Karların yavaş yavaş erimesi ve baharın gelişiyle birlikte saklandıkları deliklerden fareler gibi çıkmaya başlayan teröristlerin, Türk milletinin gücünü, Türk devletinin kudretini bir kez daha gördüklerini ifade eden Bahçeli, "Onlar kaçacak biz kovalayacağız, onlar yıkacak biz yapacağız, onlar saklanacak biz bulacağız, nitekim şehitlerimizin hesabını sonuna kadar soracağız. Bölücü terör örgütünün sonu nihayet gelmiştir. PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta, her yerinden dağılmaktadır." diye konuştu.

- "Küçük bir çocuğun eline silah verilmiş, ölmeye ve öldürmeye programlanmıştı"

Bu kanlı ve hain şebekenin çocuklardan bile terörist devşirecek kadar alçak ve şerefsiz olduğunu ifade eden Bahçeli, bunlardan birisi olan Hamza Adıyaman'ın, Hakkari Kırıkdağı Köyü'ndeki okulundan kaçırıldığında henüz 8 yaşında olduğunu anlattı.

Hamza Adıyaman'ın önce Zap suyuna düşüp boğulduğunun söylendiğini ancak Irak'ın kuzeyinde bulunan PKK kampına kaçırıldığı fotoğraflarla ortaya çıktığını aktaran Bahçeli şöyle devam etti:

"Küçük bir çocuğun eline silah verilmiş, ölmeye ve öldürmeye programlanmıştı. Şu rezalete bakınız ki, HDP'li bir kadın milletvekili de PKK'yı arkalamış, Hamza Adıyaman'ın ailesini suçlayarak aynen şunları söylemiştir: 'Zap suyuna düştü ve ailesi para karşılığında HDP il binası önünde oturtuluyor.' Bu terörist kadının ruhu kirlenmiş, vicdanı lekelenmiş, iradesi rehin alınmıştır. Meclis'te bekleyen fezlekesinin derhal işleme alınması hayat memat konusudur. Hamza Adıyaman Zap suyunda değil, PKK'nın ihanet kampındadır. Gerçekleri saklayan, çocukların dağa ve kamplara silah zoruyla kaçırılmasını çarpıtan kim varsa, dilerim ki bir gün kendilerini Zap suyunun dibinde bulurlar. HDP'yle ittifak kuranlar aynı zamanda çocuklarımızın düşmanıdır. Terörist Demirtaş'a siyasi maksatlarla müşfik ve müspet yaklaşanlar çocuklarımızın, kadınlarımızın, güvenlik güçlerimizin, hülasa Türk milletinin karşısında oluşmuş zillet cephesidir. HDP'ye müsamaha ve merhamet analara hakaret, babalara hıyanettir."

HDP il binalarının önünde evlatlarının peşine düşen, katillerden ve işbirlikçilerden çocuklarını isteyen muhterem anaları selamladığını ifade eden Bahçeli, "Anaların yüreklerinde patlayan volkanın, gittikçe yaygınlaşan infial lavlarının hainleri ve destekçilerini perişan edeceğine inanıyorum." dedi.

- "Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti dünya durdukça var olacaktır"

Zeytin Dalı Harekat Bölgesi'nde 7 Nisan'da PKK/YPG terör örgütünün kanlı saldırısında uzman çavuşlar Ahmet Akdal ile Gökhan Çakır, 9 Nisan'da Eruh ilçesi kırsalında teröristlerle çıkan çatışmada ise uzman çavuş Erkan Erdem'in şehit olduğunu belirten Bahçeli, Türk yıldızlarına ait eğitim uçağının kaza kırıma uğraması sonucunda Pilot Yüzbaşı Burak Gençcelep şehit düştüğünü anımsattı.

Afrin şehidi Gökhan Çakır'ın babası Hasan Çakır'ın "Allah devletimize zeval vermesin. Vatan bölünmez şehitler ölmez. Bugün bir tane Gökhan gitti ama bu sabaha kadar bin tane Gökhan gelecek. O kanı yerde bırakmayacaklar." sözlerinin hayranlık uyandırdığını, Eruh kırsalında şehadet şerbetinden içen Erkan Erdem'in annesi Hatice Erdem'in yaktığı ağıdın herkesi hüzne boğduğunu anlatan Bahçeli, "Bu inanç bizde varken, bu dirayet bize hakimken, bu vatan ve millet sevgisi bizimle bütünleşmişken, Türk milletini bölmeye, Türk devletini yıkmaya, Türk bayrağını indirmeye, Türk vatanını parçalamaya hiçbir zalimin, hiçbir zilletin, hiçbir muhasım ülkenin gücü yetmeyecektir. Bir ölürsek bin diriliriz. Bir gidersek bin geliriz. Ancak milli varlığımız üzerinde operasyon yapmayı hedefleyen emperyalistleri ve uşaklarını asla affetmeyiz. İstiklal deriz, ihanete ok gibi saplanırız. İstikbal deriz, tıpkı 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi, işgale yeltenenleri doğduklarına doğacaklarına bin pişman ederiz." yorumunu yaptı.

Şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Bahçeli, "Gazilerimize uzun ve sağlıklı bir ömür temennisiyle hürmetlerimi sunuyorum. Şehitlerin kanı yerde kalmayacak, emanetleri çiğnetilmeyecektir. Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti, dünya durdukça var olacaktır." diye konuştu.

(Sürecek.)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.