Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (2)

Politika

- "Önümüzde büyük bir imtihan vardır. Ak koyun kara koyun yakında ortaya çıkacaktır. Süreç turnusol kağıdı işlevi görecektir. Kim kiminle yürüyor belirginlik kazanacaktır. MHP, amasız, fakatsız, ancaksız şekilde dokunulmazlıkların kaldırılmasına 'evet' diyecek, HDP’nin kapatılmasını da sonuna kadar savunacaktır"- "Türkiye bir hukuk devletiyse HDP’nin kapatılması acildir, hayatidir, şarttır. Ayrıca başka bir ad altında, mesela Demokratik Bölgeler Partisi isimli paravan terör oluşumu çatısıyla bile tekrardan faaliyette bulunmasına fırsat verilmemelidir"- "Bize göre, S-400 konusunda başkalarının servis ettiği formüller değil, Ankara kriterleri geçerli olmalıdır. Kaldı ki silahları depolarda çürütmek için onca maliyete de katlanmadık"

TBMM (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Önümüzde büyük bir imtihan vardır. Ak koyun kara koyun yakında ortaya çıkacaktır. Süreç turnusol kağıdı işlevi görecektir. Kim kiminle yürüyor belirginlik kazanacaktır. MHP amasız, fakatsız, ancaksız şekilde dokunulmazlıkların kaldırılmasına 'evet' diyecek, HDP’nin kapatılmasını da sonuna kadar savunacaktır." dedi.

Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 2021 yılının İstiklal Marşı’nın yüzüncü yıl dönümü ve aynı zamanda "İstiklal Marşı Yılı" olduğunu anımsattı.

Bahçeli, "Rahmetle ve hürmetle andığımız merhum vatan şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un muazzam duyuşuyla satırlara dökülen İstiklal Marşı'mız bir cesaretin, bir faziletin, bir ferasetin, bir imanın, gıpta edilecek vatan ve millet sevgisinin abideleşmiş manzum eseridir. Bu eser milletin ebedi duruşudur ve bu milleti korkutacak, korkuyla sindirecek, korkudan korkuya sürükleyecek herhangi bir muhasım güç dünya üzerinde ne olmuş ne de olacaktır." diye konuştu.

"CHP yanlıştadır, İP yanlış ata oynamıştır, HDP ise A’dan Z’ye yozlaşmanın ve terör bataklığının içindedir." ifadesini kullanan Bahçeli, şunları kaydetti:

"Dünyanın hangi medeni ve demokratik ülkesinde teröre aleni destek veren bir partiye ahlaken ve hukuken cevaz vardır? 13 insanımızın kafasına kurşun sıkmak suretiyle şehit eden teröristlere arka çıkan, yardım ve yataklık yapan parti görünümlü bir suç örgütüne siyaset ve demokrasi hayatında nasıl yer olacaktır? Gara’da yuvalanan teröristlere haber götürüp onlardan kanlı emirler getiren milletvekillerinin şehit ve gazi yadigarı TBMM’de ne işi vardır? Terör saldırılarını bırakınız kınamayı, küstahça devleti suçlayan, vahşete tek bir söz dahi edemeyen, üstelik milletin hazinesinden geçinen terörizmin çakar takmış militanlarına sabır göstermek Türk milletine en şedit saygısızlıktır. HDP tarih ve millet önünde suçludur, destekçileri suçludur, ittifak ortakları ağır bir vebal altındadır.

Gara katliamına kadar, 1984 yılıyla 2021 yılı Şubat ayı arasında, 92 bin 964 terör olayı gerçekleşmiştir. 7 bin 305 güvenlik görevlimiz şehit edilmiş, 16 bin 608 güvenlik görevlimiz de yaralanmıştır. Şehit edilen sivil vatandaş sayımız da 4 bin 494 olmuştur. Bu süreçte etkisiz hale getirilen terörist sayısı 36 bin 106’yı bulmuştur. Hangi vicdan sahibi vatan evladımız bu fecaate, bu zulme, dökülen bunca kana sessiz, seyirci veya tarafsız kalabilir? Hıyanete tarafsızlık namuslu bir insan vasfı mıdır? Terör eylemlerini, cılkı çıkmış sözde demokrasi ve cılız insan hakları ezberleriyle örtbas etmeye yeltenmek, PKK’nın adını dahi telaffuzdan imtina etmek onurlu ve şerefli bir tavır mıdır? Diyorlar ki 'HDP şu kadar oy aldı, bu kadar desteği var.' HDP’ye oy verenler, PKK’nın uşağı, terörün ve bölücülüğün siyasi uzantısı olsun diye mi oy verdiler? HDP’yi tercih edenler cinayetlerin, hıyanetlerin ve rezaletlerin sökün etmesini mi istediler?

Bölücü terör örgütü PKK’nın arka bahçesi, asıl sütunu, iradesini ve varlığını Kandil’e bağlamış bir sözde partinin aldığı oy oranının, oy sayısının demokrasiyle bağdaşması, insanlıkla anılması; herkes bilmelidir ki şehitle caninin bir görülmesi, kahraman ile hainin bir tutulması kadar korkunçtur. Şerefiniz kadar konuşun desek ağzını bıçak açmayacak ne kadar sabıkalı ve sicili karanlık kişi varsa HDP’yi kollamak için demokrasiyi kullanmaktadır. Demokratlığı ağızlarından düşürmeyen soytarılar Türkiye’nin ve insanlık huzurunun karşısında teker teker yuvalanmışlardır.

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylara destek veren eski bir rektöre arka çıkmak amacıyla hazırlanmış ısmarlama bildiriye imza atan ve seçilmiş olduklarını ifade eden 38 eski rektör ve YÖK üyesinin teröre bir kez olsun tepkilerini duyanınız oldu mu? PKK’ya numune de olsa itiraz edenini gördünüz mü? Gara katliamını alenen lanetleyenine şahit oldunuz mu? Türkiye’nin tek meselesi üniversite özerkliğiyle akademik özgürlüklerdeki açmazlar mıdır? Bunlar neyin kafasını yaşıyorlar? 28 Şubat süreci başta olmak üzere, bazılarının geçmişte darbeci eğilimlerini cümle alem bilmesine rağmen, hep puslu ortamlarda öne çıkan bu çürük rektörler, Türkiye’nin yaşadığı iç ve dış sorunlar hakkında bir defalık da olsa yerli ve milli duruş gösterecek onuru ne zaman ispat edecekler?"

- "Hiç kimse minderden kaçmamalı"

MHP Lideri Bahçeli, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, terör örgütü PKK’yla irtibatı, iltisakı ve ittifakı meydanda olan HDP hakkında inceleme başlatmasının çok önemli ve bekledikleri bir gelişme olduğunu" söyledi.

Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi delilli ve belgeli şekilde HDP’nin terör eylemlerinin odağı olduğunu tespit ederse, ki başkaca bir seçenek yoktur, HDP diye bir partiden, kapatmaya neden olan üye ve yöneticilerinden söz etmek artık mümkün olamayacaktır. Türkiye bir hukuk devletiyse HDP’nin kapatılması acildir, hayatidir, şarttır." dedi.

"Ayrıca başka bir ad altında, mesela Demokratik Bölgeler Partisi isimli paravan terör oluşumu çatısıyla bile tekrardan faaliyette bulunmasına fırsat verilmemesi gerektiğini" dile getiren Bahçeli, dokunulmazlıklarının kaldırılması talebiyle fezlekeleri TBMM’ye gelen "bölücü milletvekilleri" hakkında her siyasi partinin tutumunu derhal netleştirmesi gerektiğini vurguladı.

Bahçeli, "Terör örgütü propagandası yapan, suçu ve suçluyu öven, 6-8 Ekim olaylarını kışkırtan, suç işlemek amacıyla örgüte üye olan, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden demokrasi ve milli irade hasımlarıyla ilgili gereği hukuk sınırları içinde süratle ifa edilmelidir. Bununla birlikte FETÖ’cülerin ve PKK’lıların yargılandığı mahkeme süreçlerinin daha fazla uzatılmadan karara bağlanması, böylelikle iç ve dış mihrakların istismar kampanyalarının önüne geçilmesi ertelenemez bir mecburiyettir." değerlendirmesini yaptı.

"Hiç kimse minderden kaçmamalı, yüreği yeten kartını açık oynamalıdır." diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Soruyorum; CHP, fezlekeli HDP’lilerin dokunulmazlık zırhının kaldırılmasına var mıdır, yok mudur? 'Fezlekelerin içeriği nedir bir görelim, devlet intikam duygularıyla yönetilmez' diyen kimliksiz CHP sözcüsü acaba senin kararın nedir? Terörün mü safındasın? Türkiye’nin mi yanındasın? Aklıselim çağrısı yapan CHP’liler PKK’ya hala müşfik ve minnettar mıdır? İYİ Parti, HDP’lerin yargı önüne çıkarılmasına destek midir? Köstek midir? İttifak ortağı CHP gibi, fezlekelerde ne var ne yok ona bir bakalım mı diyecekler? Yoksa adaletin ve milletin çağrısına riayet mi edecekler? Hele bir cevap versinler; HDP’nin kapatılması konusunda CHP ile İYİ Parti’nin tutumu ve duruşu ne olacaktır? 'Mutfakta yangın var' diyenler, vatandaki yangını ne zaman göreceklerdir? HDP’ye destek, PKK’ya destektir. PKK’ya destek, şühedaya ve Türkiye’ye ihanettir. CHP kime destek vermektedir? Zalime mi mazluma mı? İYİ Parti kimin tarafındadır? Hıyanetin mi milli haysiyetin mi? Önümüzde büyük bir imtihan vardır. Ak koyun kara koyun yakında ortaya çıkacaktır. Süreç turnusol kağıdı işlevi görecektir. Kim kiminle yürüyor belirginlik kazanacaktır. MHP amasız, fakatsız, ancaksız şekilde dokunulmazlıkların kaldırılmasına 'evet' diyecek, HDP’nin kapatılmasını da sonuna kadar savunacaktır.

ABD bunu söylemiş, AB şunu söylemiş, bize göre fasa fisodur, hiç de önemli değildir. Millet ne diyor, tarih ne diyor, analarımız ne diyor, yetimlerimiz ne istiyor, milli bekamız neyi gerektiriyor ona bakacağız, onu dinleyeceğiz, ona göre hareket edeceğiz. MHP, Türk milleti ve Türk devleti için doğru bildiğini ve inandığını kararlıkla haykırmayı sürdürecektir.

Bizde kıvırma yoktur, u dönüşü yoktur, çark yoktur, suya yazı yazmak yoktur, onun bunun telkinine kapılmak hiç yoktur."

- "Gerilen ilişkileri yumuşatması içten dileğimizdir"

Ermenistan’ın darbeye mesafeli, demokrasiye yakın olmasını dilediklerini söyleyen Bahçeli, "Düşman da olsa mertliğimizi bozmayız. Diz vuranın başına çökmeyiz. Aynı tutarlılığı ve duyarlılığı muhatap ülkelerden de bekleriz." sözlerini sarf etti.

ABD’nin S-400 konusundaki dayatmacı ve dostane olmayan buyurgan yaklaşımının ne demokratik kazanımlara ne de müttefiklik hukukuna uygun olduğunu belirten Devlet Bahçeli, "İstenen nedir? Türkiye, ABD beğenmedi diye S-400’ü Rusya’ya geri mi iade etsin? ABD istemiyor diye, hava savunmasından tavizler mi versin? Bizim görüşümüz açıktır: Alınan silah tehdit vasat bulursa mutlaka kullanılmalıdır. Şayet tehdit yoksa silaha zaten gerek de yoktur." dedi.

"Bize göre, S-400 konusunda başkalarının servis ettiği formüller değil, Ankara kriterleri geçerli olmalıdır. Kaldı ki silahları depolarda çürütmek için onca maliyete de katlanmadık." ifadesini kullanan Bahçeli, Türkiye’ye S-400 konusunda parmak sallayan ABD’nin, terör örgütü PKK/YPG tarafından işgal edilen Suriye’nin kuzeydoğusuna Patriot konuşlandırmasının aklın ve mantığın kabul etmeyeceği bir çarpıklık olduğunu vurguladı. Bahçeli, "ABD’nin yanlıştan dönmesi, gerilen ilişkileri yumuşatması içten dileğimizdir." diye konuştu.

Bahçeli, okyanus ötesinde kurulu bulunan bazı enstitü ve düşünce kuruluşlarının peş peşe Türkiye aleyhine raporlar hazırlamasının da üzerinde dikkat ve titizlikle durulması gereken bir başka durum olduğunu dile getirdi.

(Bitti)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.