TRABZON (AA) - Trabzonsporlu futbolcu Kamil Ahmet Çörekçi, çalıştığı teknik adamlar içerisinde taktik anlamda Abdullah Avcı'nın ilk sırada olduğunu söyledi.
Çörekçi, Trabzonspor dergisine verdiği röportajda, İngiltere'de 9 yaşındayken futbol hayatına başladığını ifade ederek, babasının amatör futbolla ilgilendiğini ve annesinin de kendisine destek verdiğini belirtti.
İngiltere'nin Fulham takımında yetiştiğini anlatan savunma oyuncusu, "Çok yetenekli oyuncularla birlikte oynadım. İngiltere Milli Takım'ının oyuncuları da vardı aramızda. Onlar kadar iyi değildim ama Fulham altyapısında çok geliştirdim kendimi. İngiltere'de futbol çok ciddiye alınıyor. Oldukça disiplinliler. Öncelikle karakterine bakıyorlar. Yeteneğin olabilir ancak karakterin de olmalı." değerlendirmesinde bulundu.
Trabzonspor'da kalıcı olmak istediğini vurgulayan Çörekçi, "Yalan yok, Trabzonspor'u evim gibi görüyorum. Buradaki 4. sezonum. Artık kültürüne, yemeklerine, hayatın her alanına alıştım. Eve de gidemiyorum, Londra'ya da gidemiyorum artık salgından dolayı. Buraya alıştım ve burada kalıcı olmak istiyorum. Bunun için de elimden gelen her şeyi yapmaya hazırım." ifadelerini kullandı.
Çörekçi, çalıştığı teknik adamlar içerisinde taktik anlamda Avcı'yı birinci sıraya koyduğuna işaret ederek, "Gerçekten çok iyi antrenörlerle de çalıştım ama Abdullah Avcı kadar taktik anlamda iyi bir antrenör Türkiye'de görmedim." yorumunu yaptı.
Teknik direktör Abdullah Avcı'nın çok disiplinli bir taktiği ve oyun felsefesi olduğunu kaydeden bordo-mavili oyuncu, şöyle devam etti:
"Gerek antrenmanlarda gerekse maçlarda sağ bek pozisyonundayken hep açılıyordum, kanat oyuncusu gibi oynuyordum. Abdullah hoca o kadar disiplinli ki Avrupa'daki antrenörler gibi. Bana 'Sen neden açılıyorsun, içeriyi kapatmalısın' diyordu. Abdullah Avcı'nın çok disiplinli bir taktiği ve oyun felsefesi var. Ben bunu Avrupa'da gördüm ama ilk kez Türkiye'de gördüm. Türkiye'de çalıştığım diğer antrenörlerde böyle bir şey görmediğim için ben de kanat oyuncusu gibi açılıyordum. Abdullah Avcı geldikten sonra bana Avrupa'daki hocalar gibi bir oyun felsefesi kattı. Hocamızın her konuşması, her hareketi öz güven veriyor oyunculara. Zaten görüyorsunuz bunu takımda. Antrenmanlarda çalıştığımız sistemi, oyunu maçta uyguladığımızda ve bunu başardığımızda çok güçlü hissediyoruz."