Trump döneminde çok güçlenen Washington’daki Kürt lobisi bugünlerde Başkanlık koltuğuna resmen oturmadan önce Joe Biden’a birçok yönden ulaşmaya çalışıyor.
Amerika’nın başkentindeki Kürt faaliyetlerinin karmaşık bir yapısı vardır. Ve bence bu Washington’da yeni görevine başlayan büyükelçi Murat Mercan’ın en fazla mesaisini alacak meselelerden birisi olmak üzere.
Şehirde Kürt çıkarlarını savunmak için çalışanlar Irak Kürtleri, Suriye Kürtleri, peşmerge çıkarları ve YPG/PYD unsurlarının isteklerinin takipçisi olmaya aynı anda çalıştıklarından ve bu unsurların birbiriyle çelişen talepleri olabildiğinden Washington’daki Kürt lobisi hayli parçalanmış bir görünüm vermektedir.
BİRLEŞTİRİCİ FİGÜR
Eski Kerkük Valisi Necmettin Kerim bu unsurları birleştirici, güçlü bir figür olarak faaliyette bulunuyordu. Onun kurmuş olduğu Washington Kürt Enstitüsü yönetimler üzerinde hayli etkiliydi ve Necmettin Kerim bölgesel Kürt çıkarlarını izlerken bunun kurucusu olmanın da verdiği prestij ile birbiriyle çelişebilen çeşitli Kürt çıkarlarının toparlayıcı figürü olarak çalışmaktaydı.
Necmettin Kerim kısa süre önce öldüğünden şehirdeki Kürt lobi faaliyetlerinde Türkiye’nin yararlanabileceği bir boşluk da doğmuş olabileceği söyleniyor.
YPG FAALİYETLERİ
Kürt lobisinde oluşan boşluğu Suriye Demokratik Güçleri’nin Washington temsilcisi olan Sinem Muhammed doldurmaya çalışıyor. Sinem Muhammed daha önce Avrupa’daki YPG temsilcisi olduğundan onun Washington’da etkin bir figür olarak bulunması başkentte YPG’ye önemli bir avantaj sağladığı gözlemciler tarafından ifade ediliyor.
NE SÖYLÜYORLAR
YPG’nin bu aralar Washington’da biden yönetimi içindeki isimlere ulaşmaya çalışarak hem Suriye’nin kuzey batısında oluşturulacak otonom bölgelerde YPG’nin yerini sağlama alacak adımları Biden yönetiminin atmasını sağlamaya çalıştığı, hem de Mazlum Kobani’nin Suriye'nin kuzeyinde ABD askeri varlığının sayısını en azından iki katına çıkarılması mesajını da yeni yönetimin adamlarına vermeye çalıştıkları belirtiliyor.
IKBY’YE WASHINGTON İLGİSİ
Washington Kürt Enstitüsü ayrıca Irak Kürt Otonom Bölgesi çıkarlarını da Washington’da savunmaya çalıştığından Suriye Kürtleri ile Irak Kürt Bölgesi arasındaki zaman zaman sorunlu hale gelen ilişkilerin de takipçisi olmaya çalışıyor.
Washington’daki yönetim ise şu aralar Irak Kürt Bölgesel Yönetimi ile ilişkilerini daha da güçlendirme çabasında.
ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) 2021 yılı içerisinde Peşmerge Güçleri’ne 166 milyon dolar tutarından yardımda bulunacağı öğrenildi.
Uluslararası Koalisyon Ortak Koordinasyon Merkezi Komutanı David Williams, ABD tarafından yapılacak 166 milyon dolarlık yardımın Peşmerge Bakanlığı bütçesine dahil edileceğini, bu şekilde savunma bütçesine katkı sağlanacağını söyledi.
Albay Williams ayrıca Peşmerge’ye gıda ve yakıt desteği de sağlanacağını ifade etti.
Mali yardımların yanı sıra ABD’nin 2021’de Peşmerge Bakanlığı’na 12 milyon 700 bin dolar değerinde 50 askeri kamyon, 20 askeri araç, 12 ambulans ve 11 zırhlı araç vermesi de kararlaştırıldı. Bu arada Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin Suriye ile Irak Kürt Yönetimi sınırı boyunca ABD askeri konuşlandırılması için daha önce yapmış olduğu çağrının da Washington’daki Kürt lobiciler tarafından takip edildiği de söyleniyor.
AYN İSSA MESELESİ
Bana Washington’daki kaynaklarca söylenene göre şehirdeki Kürt lobiciler yönetime Ayn İssa da kontrolün Suriye güçlerine bırakılmasının Rusya tarafından söylendiğini ama kendisine ‘Kuzey ve Doğu Suriye Otonom Bölgesi' adı veren oluşumun Kürt yöneticilerinin Rusya’nın bu teklifini ret ettiklerini anlatıp, Biden yönetiminden bu konuda da destek istediler.
Ancak Biden yönetiminin Trump yönetiminin Rusya ile varmış olduğu Kamışlı Modeli uzlaşması konusunda tavrının ne olacağı henüz net olmadığından yönetimin adamlarının Kürtlere bu konuda henüz bir şey söylemedikleri belirtildi.
Washington’da Kürtler için temaslar yapanlara Amerika Ermeni Ulusal Komitesi Başkanı Aram Hamparyan ile Suriye Süryanilerinin Evanjelist çevrelerle de yakın ilişkisi bulunan temsilcisi Bassam İshak’ın da yardımcı olduğu söyleniyor.
Anlayacağınız Washington’daki güçlü lobi şirketleri ile anlaşmaları bulunan Türkiye’nin bu faaliyetleri dikkatle izlemesi ve gereken tedbirleri alması gerekiyor.
Serdat Turgut / Haber Türk