"Aşının Eşitsiz Dağılımının Ekonomik Maliyeti" konferansı

İSTANBUL (AA) - Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, aşıların tedarik ve dağıtımında adaletin sağlanmasının insani bir sorumluluk olduğunu belirterek, "Daha fazla küresel diyalog, kararlılık, koordinasyon ve yük paylaşımına ihtiyacımız var." dedi.

Ömer M. Koç, Koç Üniversitesi-Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Ekonomik Araştırma Forumu tarafından çevrim içi düzenlenen "Aşının Eşitsiz Dağılımının Ekonomik Maliyeti" konferansında yaptığı konuşmada, salgının dünya çapında mevcut eşitsizlikleri göz önüne sermekle kalmadığını, onları daha da derinleştirdiğini söyledi.

Koç, "Dünya Bankası, son 20 yılda küresel yoksulluğun ilk kez, hem de önemli ölçüde arttığına dikkat çekiyor. Ne yazık ki şimdi zor koşullar altında yaşayan yaklaşık 120 milyon yeni yoksul var. Araştırmalar, pandemi sürecinde kadınların gerek evde gerek iş yerinde erkeklerden daha büyük sıkıntılarla baş etmek durumunda kaldığını gösteriyor. UNICEF raporlarına göre, dünya çapında yarım milyar öğrenci en temel hakları olan eğitimden mahrum kaldı. Anlaşılıyor ki insanlık böylesine yıkıcı bir zorluğa karşı hazırlıklı değildi." ifadelerini kullandı.

Aşı milliyetçiliğinin küresel ekonomik maliyetlerine ilişkin Koç Üniversitesi akademisyenleri tarafından hazırlanan rapora değinen Koç, "Bu araştırma, kendi nüfuslarını aşılamada başarılı olsalar da gelişmiş ülkelerin pandemi kaynaklı küresel ekonomik kayıpların yarısına kadarını üstlenebileceklerini de gösteriyor." dedi.

- "Pandeminin yıl sonunda az gelişmiş ülkelere özgü bir endemiye dönüştüğünü görebiliriz"

Gelişmiş ekonomilerin aşı yarışında diğerlerine kıyasla çok önde ilerlediklerini ifade eden Koç, şunları kaydetti:

"Şubat ayı ortası itibarıyla kamuyla paylaşılmış verilere göre, yüksek ve yüksek-orta gelir grubundaki ülkeler, yaptıkları ön anlaşmalarla üretilmesi planlanan onaylanmış veya aday aşıların yüzde 70'ini tedarik etmeyi garantilediler. Düşük veya düşük-orta gelirli ülkeler ise üretilecek aşıların şimdilik sadece yüzde 15'i için anlaşmaya varabildiler. Kalan yüzde 15 ise küresel aşı erişim programı olan COVAX (Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programı) tarafından tedarik edilmiş durumda. Bir tarafta tüm nüfusunu 5 kez aşılayabilecek miktarda aşıyı garanti altına alan ülkeler, diğer tarafta sadece COVAX programına güvenebilecek olanlar... Hal böyleyken pandeminin bu yıl sonunda az gelişmiş ülkelere özgü bir endemiye dönüştüğünü görebiliriz. Ancak çalışma arkadaşlarımızın raporuna göre, gelişmiş ülkelerdeki aşılama yerel talep ve tedarik şoklarının giderilmesine yardımcı olsa da dış ticaret ortağı diğer ülkeler de aşılanmadığı takdirde tüm ekonomiler düşük performans gösterecek. Araştırma, gelişmiş ülkelerin pandemi kaynaklı küresel ekonomik kayıpların yarısına kadarını üstlenebileceği sonucuna da varıyor."

Koç, aşıların tedarik ve dağıtımında adaletin sağlanmasının insani bir sorumluluk olduğunu belirterek, "Daha fazla küresel diyalog, kararlılık, koordinasyon ve yük paylaşımına ihtiyacımız var. İnsanlığın bu ortamda mantıklı davranıp davranmayacağını göreceğiz. Sağduyunun galip geleceğini umalım." dedi.

- "En aciz, en zayıf kesimlere ulaşılması çok önemli"

Dünya Ekonomik Forumu Sağlık ve Sağlık Hizmetlerinin Geleceği Platformu Başkanı Arnaud Bernaert da COVAX'ın önemine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki COVAX'a 10 milyar dolar finansman sağlanmıştır. Totalde aslında 30 milyar dolar ihtiyaç duyulan rakamdır ki orta ve alt gelir seviyesindeki ülkelerde sürü bağışıklığı sağlanabilsin. 2 milyar doz aşının orta ve alt seviyedeki ülkelere sağlanması sadece nüfusun yüzde 20'sine tekabül edecektir. En aciz, en zayıf kesimlere ulaşılması çok önemli."