Müslümanlar salgın gibi zorunlu durumlarda evin bir odasında itikafa girebilir

- İstanbul Müftü Yardımcısı Hüseyin Demirhan:- "İtikafın camilerde yapılması esas olmakla birlikte salgın hastalık gibi mücbir sebepler durumunda kadınların evlerde, erkeklerin de evlerinin mescit edindikleri bir odasında şartlarını gözeterek itikafa girmeleri bazı alimlerimizin görüşleri doğrultusunda caiz görülmüştür"- "Bir Müslüman, evinin mescit edindiği bir odasında itikafa girerek, Kur'an okumak, namaz kılmak, tövbe, istiğfar, dua etmek, Kelime-i Tevhid ve tekbir getirmek, nefis muhasebesi yapmak, Allah'ın varlığı birliği ve kudreti hakkında tefekkür etmek, gereksiz söz ve işlerden uzak kalmak suretiyle Peygamberimizin bu güzel sünnetini ihya edebilir"

02.05.2021, 11:15 Genel
Müslümanlar salgın gibi zorunlu durumlarda evin bir odasında itikafa girebilir

İSTANBUL (AA) - HİKMET FARUK BAŞER - İstanbul Müftü Yardımcısı Hüseyin Demirhan, "İtikafın camilerde yapılması esas olmakla birlikte salgın hastalık gibi mücbir sebepler durumunda kadınların evlerde, erkeklerin de evlerinin mescit edindikleri bir odasında şartlarını gözeterek itikafa girmeleri bazı alimlerimizin görüşleri doğrultusunda caiz görülmüştür" dedi.

Demirhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, itikafın beş vakit namaz kılınan bir mescit veya mescit hükmündeki bir yerde ibadet niyetiyle ve belirli kurallara uyarak, belirli bir süre durmak olduğunu söyledi.

İtikafa girecek Müslümanın akıl sağlığı yerinde, ergenlik çağında ve bazı hallerden temizlenmiş olması gerektiğini belirten Demirhan, "İtikaf, insanın nefsani arzulardan sıyrılmasına ve dünyevi meşgalelerden uzaklaşmasına vesile olur. Böylece kişi, genel anlamda hayatın anlamı üzerinde tefekkür etme ve manevi bir ufka erişme imkanı bulur. Vaktini namaz, Kur'an tilaveti, dua, zikir ve tefekkür gibi ibadet ve taatlerle değerlendirir." diye konuştu.

Demirhan, itikafa girecek kişinin mescitte yemek yiyip içtiğini, istirahat ettiğini, burada giderilmesi mümkün olmayan zaruri ve doğal ihtiyaçları için dışarı çıkabildiğini kaydetti.

İhtiyacı giderdikten sonra hemen itikaf mahalline geri dönülmesi gerektiğini dile getiren Demirhan, "Yılın herhangi bir zamanında itikafa girmek mümkün olmakla birlikte ramazanın son 10 gününde itikaf daha faziletlidir. Nitekim Allah Resulü, Medine'ye hicretten sonra vefatına kadar ramazanın son 10 gününde itikafa girmiş, hanımları ve birçok sahabe de onunla beraber itikaf yapmışlardır. Camide itikaf, erkeklere mahsustur. Kadınlar ise evlerinin namaz kılmak üzere belirledikleri bir odasında itikafta bulunabilirler. Şafi mezhebine göre ise mescit dışında itikaf caiz değildir." ifadelerini kullandı.

- "Geçen yıl Müslümanlar camilerde itikafa girilemedi"

Demirhan önceki yıllarda, İstanbul'da belirlenen camilerde, dünya ve Türkiye'nin farklı yerlerinden gelen birçok Müslümanın itikafa girdiğini söyledi.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) önlemleri nedeniyle geçen yıl Müslümanların camilerde itikafa giremediğine dikkati çeken Demirhan, şöyle devam etti:

"Normal dönemlerde itikafın yapıldığı yerin mescit olması esastır. İtikafın camilerde yapılması esas olmakla birlikte salgın hastalık gibi mücbir sebepler durumunda kadınların evlerde, erkeklerin de evlerinin mescit edindikleri bir odasında şartlarını gözeterek itikafa girmeleri bazı alimlerimizin görüşleri doğrultusunda caiz görülmüştür. Bir Müslüman, evinin mescit edindiği bir odasında itikafa girerek, Kur'an okumak, namaz kılmak, tövbe, istiğfar, dua etmek, Kelime-i Tevhid ve tekbir getirmek, nefis muhasebesi yapmak, Allah'ın varlığı birliği ve kudreti hakkında tefekkür etmek, gereksiz söz ve işlerden uzak kalmak suretiyle Peygamberimizin bu güzel sünnetini ihya edebilir. Şu kadar var ki mücbir sebeplerin ortadan kalkması durumunda erkeklerin evde itikaf yapması caiz değildir."

Yorumlar (0)