İSTANBUL (AA) - TEMA Vakfı, A. Nihat Gökyiğit Biyolojik Çeşitlilik Projesi'yle Türkiye'nin biyolojik çeşitliliğinin tanınması ve korunmasıyla kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve duyarlılığın artırılması için 2 yıl çalışmalar yürütecek.
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç'ın katılımıyla çevrim içi düzenlenen basın toplantısında projenin önemi ve amaçları açıklandı.
Programda konuşan Ataç, Türkiye'nin biyolojik çeşitlilik anlamında dünyanın en zengin ülkelerinden birisi olduğunun altını çizdi.
Gen koruması altında binlerce farklı türün olduğunu belirten Ataç, genetik koruma altında 1530 üzüm, 764 elma, 651 armut ve onlarca farklı çeşitte meyve ve bitki türünün olduğunu söyledi.
Ataç, biyolojik çeşitliliğin "sulak alan ekosistemi", "orman ekosistemi", "mera ve otlak ekosistemi" ile "bozkır ekosistemi" içinde buralara uygun türlerin yaşadığını ve birbirlerini besleyerek var olduğunu belirtti.
Ekosistemlerin amacının neslin devamı olduğunu ve ilaç sektöründe biyolojik çeşitliliğin önemini anlatan Ataç, "Kendi içindeki türlerin çeşitlendirilmesi doğadan gelen farklı saldırılara karşı o neslin yaşamını sağlıyor. Örneğin koronavirüse karşı dayanıklı olan genler belki başka bir salgına karşı zayıf olacak. Dolayısıyla biyolojik çeşitlilik kendi ekosistemi içindeki nesli sürdürmek için elinden geleni yapıyor. Bugün kullanılan antibiyotiklerin kaynağı toprak mikroorganizmalarıdır. Aynı şekilde bakteri, virüs ve parazitlerin neden olduğu salgınlarla mücadelede kullanılan ilaçlar da doğa kaynaklı." diye konuştu.
Tüm bu öneme rağmen dünyada 1 milyon türün, Türkiye'de ise 1284 bitki türü ve 139 hayvan türünün neslinin tehlike altında olduğuna dikkati çeken Ataç, "Türkiye bir kıta değil ama neredeyse bir kıtadaki tür çeşitliliğine sahip. Örneğin Avrupa’da 12 bin 500 tohumlu bitki türü var. Türkiye’de ise bu sayı 10 bin 900. Nerdeyse eşit. Mantarlar ve mikroorganizmalar hariç 37 binden fazla tür bulunuyor. Bitki türlerinin yüzde 38'i, hayvan türlerinin yüzde 18'i endemik." ifadelerini kullandı.
Ataç, bu bağlamda kamuoyunun biyolojik çeşitlilik kavramı konusunda bilinçlendirilmesi, önemi hakkında farkındalık kazandırılması ve herkesin biyolojik çeşitliliğin korunması konusunda duyarlı hale gelmesi için A. Nihat Gökyiğit Biyolojik Çeşitlilik Projesi'nin başlatıldığını söyledi.
Projenin algı araştırma, iletişim ve farkındalık çalışmaları ile eğitim ve saha faaliyetleri olarak 3 aşamada ilerleyeceğini dile getiren Ataç, projenin vakıf bütçesi tarafından karşılanacağını belirtti.
Deniz Ataç, 2 yıl sürecek projenin tanıtımı ve başarıya ulaşabilmesi için her türlü deste ve iş birliğine açık olduklarını sözlerine ekledi.
