Ürdünlü milletvekili Acarime’nin vekilliğinin düşürülmesinin siyasete etkileri tartışılıyor

- Ürdün Üniversitesi Anayasa Profesörü Leys Nasravin:- "Seçim yasasında ve seçim sisteminde ciddi bir reform yapılmadığı takdirde Mecliste aynı tablo yeniden oluşacaktır"- Yazar ve siyasi analist Fayiz el-Fayiz:- "Devletin prestijini ve otoritesini daha fazla zedelememek için her şey eski haline döndürülmeli. Önemli kararların bir tarafın ya da eleştirilmiş bir kişinin ruh haline göre alınması mantıksız"

07.06.2021, 17:09 Genel
Ürdünlü milletvekili Acarime’nin vekilliğinin düşürülmesinin siyasete etkileri tartışılıyor

AMMAN (AA) - LEYS EL-CUNEYDİ - Ürdün Meclisinde, Filistin'e destek gösterisinin engellenmesi için elektriğin kesildiğini iddia eden Usame el-Acarime'nin yaptığı konuşma sonrasında milletvekilliğinin düşürülmesiyle birlikte yaşanan gelişmeler, ülkede tartışmalara neden oldu.

Mecliste 24 Mayıs'ta yaptığı konuşmada ülke genelinde yaşanan elektrik kesintisinin, Ürdünlü aşiretlerin Filistin'e destek gösterisini engellemek için kasıtlı yapıldığını söyleyen Acarime'nin açıklaması sonrasında Ürdün siyasetinin nasıl şekilleneceği konuşuluyor.

Ülkedeki siyaset sahnesi en hareketleri günlerini yaşarken Meclisin yasama dönemi olağanüstü oturumla uzatıldı, Ürdün Kralı 2. Abdullah da siyasi, ekonomik ve idari reform çağrısı yaptı.

- Acarime'nin konuşmasıyla gelişen olaylar

İsrail'in işgal altındaki Kudüs'teki Mescid-i Aksa ve Şeyh Cerrah Mahallesi'nin yanı sıra abluka altındaki Gazze Şeridi'ne 10 Mayıs'ta başlattığı saldırıların ardından Ürdünlü aşiretler Filistin'e destek gösterisi düzenlemek istedi.

Ülke çapında 21 Mayıs'ta elektriğin kesilmesi nedeniyle gösterilerin aksamasına ilişkin Mecliste konuşan Acarime, elektrik kesintisinin "kasıtlı" yapıldığını savundu.

Meclis Başkanı Abdulmunim el-Avdat, Acarime'nin konuşmasının gündem dışı olduğunu belirterek yarıda keserken, sosyal medya üzerinden yayılan konuşma videosu infiale neden oldu.

Olay üzerine sosyal medya kullanıcılarının Acarime'ye destek için Twitter'da açtığı "Hepimiz Usame el-Acarime'yiz" etiketi Ürdün'de ilk sıraya yerleşti.

Acarime'nin açıklamaları Mecliste tartışılırken, Filistin meselesinde daha etkin bir rol oynamasını isteyen halk, Temsilciler Meclisinin feshedilmesini istedi.

Ürdün Meclisi ise 27 Mayıs'ta yapılan olağanüstü toplantıyla, Acarime'nin Meclisin itibarına, üyelerine ve iç tüzük kurallarına hakaret ettiği gerekçesiyle milletvekilliğinin ve ona tahsis edilen mali ödeneğin bir yıl süreyle dondurulduğunu açıkladı.

Ürdün Kral 2. Abdullah, Filistinlilerin meşru haklarını almaları konusunda her zaman Filistinlilerin yanında olduklarını açıklarken, aşiretlerin desteklediği Acarime parlamentodaki görevinden 2 Haziran'da istifa etti.

Acarime'nin memleketi olan Amman'ın güneybatısındaki Naur bölgesinde protestolar düzenlendi. Acarime'yi destekleyenlerle güvenlik güçleri arasında çıkan olaylarda emniyet güçlerinden 4 kişi yaralandı.

- "Meclisin feshi talepleri yakın zamanda karşılık bulmaz"

Ürdün Üniversitesinden Anayasa Profesörü Leys Nasravin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Meclisin yakın bir zamanda feshedilmesini beklemediğini belirtti.

Nasravin, "Seçim yasasında ve seçim sisteminde ciddi bir reform yapılmadığı takdirde Mecliste aynı tablo yeniden oluşacaktır." dedi.

Anayasa'ya göre Meclisin, seçim yasasını değiştirerek seçim sisteminin düzenlenmesi konusunda yetkili olduğuna dikkati çeken Nasravin, Meclisin Acarime olayı nedeniyle uzatılan "olağanüstü yasama döneminin bitmesine sayılı günler kaldığına" işaret etti.

Nasravin, yeni bir yasa tasarısının yasama dönemine yetişmeyeceğini vurgulayarak, "Seçim kanunu üzerinde bir anlaşmaya varılırsa, ekim ayında başlayacak yasama dönemine yetiştirilebilir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Aşiretler yasaların üzerinde değildir"

Mute Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Hüseyin Muhadin ise Ürdün toplumunun aşiret oluşumunun, kurumlaşma ve kanun devleti olma yolunda hareket ettiğini itiraf etmek gerektiğini söyledi.

Ülkedeki birçok politikacının, sokağın sıkıntıları ve taleplerinden uzak olduğunu aktaran Muhadin, bu nedenle kurulan hükümetlerin çoğunda yer alan siyasilerin, yalnızca başkent Amman'da yaşayan insanlarla ilgilendiğine şahit olduğunu ifade etti.

Muhadin, bu siyasilerin ve karar mekanizmasında olanların çoğunun, doğdukları yerle ilişkilerini kestiğini ve artık sokakta da bir etkilerinin kalmadığını belirtti.

Bazıları için aşiret ve bölgeciliğe yönelmenin, anayasal ve yasal anlamda sivil devlet değerlerine uymaktan daha kolay olduğunu kaydeden Muhadin, şöyle devam etti:

"Kurumlar, yazarlar ve medya olarak hepimizin, aşiret mefhumunu düzeltmemiz gerekiyor. Aşiret kavramının, her Ürdünlünün saygı ve takdir gösterilecek bir ailenin oğlu olduğu bağlamında kalması lazım. Aşiretler yasaların üzerinde değildir. Bir soy, aile mefhumudur, fazlası değil. Aşiret konusunda benimsenmesi gereken bu anlayışı toplumda kalıcı hale getirmeliyiz."

- "Önemli kararların bir tarafın ya da eleştirilmiş bir kişinin ruh haline göre alınması mantıksız"

Yazar ve siyasi analist Fayiz el-Fayiz ise geçen yüzyılda siyasi hayatın çok daha canlı olduğunu dile getirdi.

Aşiretçiliğin bugün ileri boyutlara geldiğini vurgulayan Fayiz, toplumda önemli bir yer teşkil edecek şekilde parti ortamı oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Partilere Ürdün'de siyasi hayatın bir parçası olmaları için yeteri kadar özgürlük verilmesi, şimdi olduğu gibi önlerine engeller konulmaması gerektiğini söyleyen Fayiz, mevcut partilerin, çalışma programlarıyla değil kişilerle bilindiğini, bu kişilerin de çok etkili olmadığını kaydetti.

Usame el-Acarime'nin ifade özgürlüğünün kısıtlandığını, eleştiri ve itiraz hakkının engellendiğini belirten Fayiz, Acarime olayının ardından tepkilerin arttığını ve Meclisin feshinin talep edildiğini ancak bir yıl geçmeden ve seçim yasası da dahil siyasi hayatı düzenleyen yasalar çıkarılmadan bunun olmayacağını savundu.

Fayiz, "Devletin prestijini ve otoritesini daha fazla zedelememek için her şey eski haline döndürülmeli. Önemli kararların bir tarafın ya da eleştirilmiş bir kişinin ruh haline göre alınması mantıksız." dedi.

banner1
Yorumlar (0)