YEE Başkanı Şeref Ateş, sinemanın kültürel etkileşimde önemli bir araç olduğunu söyledi

08.06.2021, 13:29 Genel
YEE Başkanı Şeref Ateş, sinemanın kültürel etkileşimde önemli bir araç olduğunu söyledi

İSTANBUL (AA) - Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, sinemanın kültürel etkileşimde önemli bir araç olduğunu belirterek "Bu sene Yunus Emre’nin vefatının 700. yılı, bu vesileyle de Yunus Emre’nin anlayışıyla sadece Türk edebiyatının, kültür ve sanatının değil genel olarak insanlar arasındaki estetik anlayışın ve bağın artırılması için çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

YEE'den yapılan yazılı açıklamaya göre, enstitü tarafından düzenlenen "Orta Doğu Kuzey Afrika (ODKA) Kısa Film Haftası" açılış programı gerçekleştirildi.

Çevrim içi düzenlenen program, Arap ülkelerinde bulunan YEE'nin sosyal medya hesaplarından da canlı yayımlandı.

Moderatörlüğünü İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Yönetmen Koray Sevindi’nin yaptığı programa, YEE Başkanı Ateş, Sinema yazarı Suat Köçer, Türk yönetmen Kaan Atilla Taş, Ürdünlü yönetmen Ahmed Jaber ve Faslı yönetmen Muhammed Reda Kouzi konuk olarak katıldı.

ODKA çevrim içi kısa film haftasında uluslararası festivallere katılmış ödüllü 10 Türk ve 10 Arap kısa film, 7-11 Haziran'da "odka.eventive.org" adresinden izlenebilecek.

Her gün 4 film gösterimi yapılacak ve Arapça konuşulan ülkeler, Orta Doğu ile Kuzey Afrika ülkelerinden de katılımcılara açık olacak.

- "Sinema ve film etkinlikleri, yazarlık etkinlikleri çok kıymetlidir"

Programda konuşan Ateş, YEE’nin Türkiye ile dünya arasında köprü vazifesi gördüğünü ve kültürel bağların kurulmasına katkı sunduğunu söyledi.

Ateş, Yunus Emre’nin "Gelin tanış olalım" sözünü hatırlatarak kültürel etkileşimde sinemanın en önemli araçlardan biri olduğunu vurguladı.

Yunus Emre’nin vefatının 700. yılı vesilesiyle Yunus Emre’nin anlayışıyla sadece Türk edebiyatının, kültür ve sanatının değil genel olarak insanlar arasındaki estetik anlayışının ve bağın artırılması için çalıştıklarını belirten Ateş, "Bu anlamda 'Gelin tanış olalım' şiarıyla muhatap olduğumuz insanların her birini özü itibarıyla can görüyoruz. Çünkü Anadolu’da bizim anlayışımıza göre, insanlar farklı dillerle farklı anlayışlarla ve kültürlerle hatta dini inanışlarla yaratılmıştır. Fakat hepsi temelde insanın özünü ve diğer canlıları tanıması içindir." ifadesini kullandı.

Ateş, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgın döneminde YEE olarak binlerce faaliyet gerçekleştirdiklerine işaret ederek temelde estetik anlayışlarını, ihsanı ve güzelliği sanat yoluyla paylaşmak istediklerini anlattı.

Diğer sanat dallarından farklı olarak sinemanın kendi felsefeleriyle örtüştüğünü vurgulayan Ateş, şunları kaydetti:

"Çünkü sinema, insanı olduğu gibi tanımak ve olduğu gibi kabul etmektir. Özellikle sinema; insanlardaki hoşgörüyü, anlayışı artırmaktadır. Her bir yönetmen, her bir senarist, her bir karakterin aynı zamanda avukatlığını yapıyor adeta ve bakış açısını yansıtıyor. O açıdan sinema ve film etkinlikleri, yazarlık etkinlikleri çok kıymetlidir. Öte yandan 7 milyarı aşkın insanlık aleminin barış içerisinde yaşayabilmesi için yaratıcılık ve soyut düşünceyi geliştirme açısından çok kıymetlidir."

Ateş, ileriki süreçte Yunus Emre’nin vefatının 700. yılı münasebetiyle uluslararası bir kısa film yarışması düzenlemek istediklerini söyledi.

- "Türk sinemacılarının, Türk sinemasını en ileri noktalara götürmesi gerekiyor"

Sinema yazarı Suat Köçer de konuşmasında, YEE'nin son yıllarda kültür ve sanat alanında katkılarına vurgu yaparak sinema alanındaki faaliyetlerine değindi.

Türk sinemasının, son yıllarda gösterdiği başarıyla bütün dünyanın gündemine girdiğini belirten Köçer, sinema sektöründe yaşanan bu başarının devamlılığının önemine işaret etti.

Köçer, Türk sinemasının, teknik altyapı ve teknolojik yenilikler anlamında kendi imkanlarını oluşturması ve hızlı şekilde bu gelişmelere entegre olması gerektiğini vurgulayarak "Türk sinemacılarının sahip oldukları sorumluluğu, bu ağır yükü fark etmeleri, bunun bilincine varmaları ve bu bağlamda kendi temel problemlerini halledip uluslararası arenada Türk sinemasını en iyi şekilde taşımaları ve en ileri noktalara götürmeleri gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Yorumlar (0)