Yunus Emre Enstitüsü Azez'deki merkezde 6 sanat atölyesi kuruyor
- YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş:- "Başta müzik olmak üzere kütüphane, uluslararası ilişkiler, kendi dergilerini çıkarma, sinema, kısa film gibi bütün bunların eğitimleri orada yerel insanlara en kısa süre içerisinde verilecek"- "Suriye, kültür ve sanata elverişli bir ülke. İnsanların şiire, tiyatroya, müziğe olan ilgileri çok yüksek ve Azez'deki merkezimiz onlar için adeta bir umut oldu"
İSTANBUL (AA) - Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Suriye'nin Azez ilçesinde açtıkları Türk Kültür Merkezinde 6 sanat atölyesi kuracaklarını bildirdi.
Ateş, çevrim içi düzenlenen basın toplantısında, YEE tarafından Suriye'nin Azez ilçesinde açılan Türk Kültür Merkezi'nin çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.
Azez'de güvenli bölge oluşturulmasının yanı sıra insanların orada kültür ve sanata ihtiyaç duyduklarını belirten Ateş, "Suriye, kültür ve sanata elverişli bir ülke. İnsanların şiire, tiyatroya, müziğe olan ilgileri çok yüksek ve Azez'deki merkezimiz onlar için adeta bir umut oldu. Bir taraftan da oradaki entelektüel yapıya bir zemin, platform oluşturmak istedik." diye konuştu.
- "Ortak kültürel mirasımızı canlandırmamız lazım"
Ateş, merkezde Suriyelilerden oluşturulan tiyatro ekibinin hazırladığı "Zeytin Ağacı" oyununun bugün Mardin'de, yarın da Kahramanmaraş'ta izleyiciyle buluşacağını aktararak, şöyle devam etti:
"Bizim medeniyetimizde tebessüm sadaka sayılır. Yani bir insanı gülümsetmek, ona güzel bir söz söylemek sadakadır. Biz bunlardan çok uzaklaştık ve bu medeniyetimiz özellikle Suriye'de, Irak'ta istismar edildi. İnsanlar şiddete, silaha, kaba güce inanır oldu. Dolayısıyla bu medeniyetin çocukları olarak ister Arap, ister Kürt, ister Türkmen olsun yeniden estetiğin ve etiğin hakim olduğu, insanların birbirine tebessüm ettiğinde bunun sadaka sayıldığı ortak kültürel mirasımızı canlandırmamız lazım. Bu ortak kültürel miras da sanat yoluyla ortaya çıkıyor."
Merkezin içerisinde bir sinema salonu da hazırladıklarını ve Türk filmlerini gösterdiklerini söyleyen Şeref Ateş, "İnşallah bahar aylarıyla birlikte her akşam orada Türk sineması akşamı olacak. Böylelikle oradaki insanlar, sanatın tüm alanlarıyla yeniden Yunus Emre Enstitüsü vasıtasıyla buluşacak. İnsanlar bu şekilde sözün gücünü yaşayarak, deneyimleyerek hissedecek ve kalıcı bir şekilde barış olacak. Aslında bütün bunlar Türkiye Cumhuriyeti'nin gücünü gösteriyor. Sadece içeride değil, yanı başımızdaki insanlara da kayıtsız kalmıyoruz." ifadelerini kullandı.
- "Şu anda 6 tane farklı sanat atölyemiz kuruluyor"
Ateş, "Zeytin Ağacı" oyununda yer alan oyuncuların birçoğunun ailesini kaybettiğini ya da Suriye'den Türkiye'ye ve Avrupa'ya göç ettiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Milyonlarca insanın yaşadığı trajediyi biz paylaşmak zorundayız. Çünkü insanlara ümit olsun. Yani biz Suriye'ye gittikten sonra kısa bir süre içerisinde, enstitü imkanlarıyla sadece bir tane kısa belgesel çektik. O bile hakikaten başka bir format oldu. İnsanlar yaşadıkları şeyleri basın vasıtasıyla duyduklarında daha bir etkileniyorlar. Dolayısıyla 7 yıldır annesini göremeyen bir insanın bu tiyatro vasıtasıyla görüşmesinin sağlanması, kardeşleriyle görüşmesi, yani bunun bir etnik kimliği olamaz. İnsanlığın ortak hissedilişini biz paylaşmalıyız bütün dünyayla. Aynı zamanda tiyatro da kısa sürede hazırlanmış olduğu halde bu kadar başarılı bir oyun sergileyebilmek ayrı bir güzellik."
Suriye'nin güvenli bölgelerinde enstitünün kendi ekibiyle Türkçe öğretimine de devam ettiklerine işaret eden Ateş, "Şu anda 20 personel görevlendirdik. Bunlar bir taraftan kültür sanat faaliyetleri yapıyor. Diğer taraftan güvenli bölgeleri tarayarak, farklı projeler geliştiriyor. Şu anda 6 tane farklı sanat atölyemiz kuruluyor Azez'deki merkezimizde. Başta müzik olmak üzere kütüphane, uluslararası ilişkiler, kendi dergilerini çıkarma, sinema, kısa film gibi bütün bunların eğitimleri orada yerel insanlara en kısa süre içerisinde verilecek. Bunun için de ayrıca 300 metrekarelik bir yer tahsis ettiler bize. Oranın iç düzenlemesini yapıyoruz." şeklinde konuştu.