Çalışmak için 37 yıl önce Lübnan'a gelen Mardinli Önen, yıllar sonra Türkiye'ye hasret ve hayranlıkla bakıyor:

- "Komşularımız Türkiye'ye neden hala dönmediğimi hep soruyor. Ben de dönmeyi çok istiyorum ama bu yaştan sonra gidip orada bir iş kurma imkanım da olmadığından gidemiyorum"- "Geri gidenler hiç de pişman değil. Dönenler, 'gurbette geçirdiğimiz yılları hayatımızdan çalmışız' diyor"

03.06.2021, 13:07 Genel
Çalışmak için 37 yıl önce Lübnan'a gelen Mardinli Önen, yıllar sonra Türkiye'ye hasret ve hayranlıkla bakıyor:

BEYRUT (AA) - MAHMUT GELDİ - Mardinli Hıdır Önen, 37 yıl önce daha iyi bir hayat hayaliyle geldiği Lübnan'da zorluk ve pişmanlıklarla dolu bir ömür geçirdiğini ve yıllar içinde her iki ülkede de şartların çok değiştiğini belirterek, "Şu anda işler tersine döndü. Türkiye cennete dönüştü, burası ise cehennem oldu. Lübnan'da hayat şartları çok kötü." dedi.

Yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle 1920'den itibaren çalışmak için Mardin'den Lübnan'a başlayan göç dalgası, iç savaşın sürdüğü 1975-1990 yıllarında dahi durmadı. Lübnan'a gelen Mardinliler daha çok inşaat ve gıda sektörlerinin yanı sıra kapıcılık gibi iş kollarında istihdam imkanı buldu.

Geçen yıllar içinde iş imkanı ve daha refah bir yaşam hayaliyle Lübnan'a göç eden Mardinlilerin sayısının 70 bini aştığı tahmin ediliyor.

Çoğunluğu Midyat ilçesinden olan Mardinliler, Lübnan'da uzun yıllar kimlik alabilmek için mücadele verdi. Bu mücadele 1994'te dönemin Başbakanı Refik Hariri'nin 15 bine yakın Mardinliye Lübnan vatandaşlığı vermesiyle sonuçlandı.

Ancak son 2 yıldır Lübnan'da yaşanan derin ekonomik kriz nedeniyle Beyrut'taki çok sayıda Mardinli aile, yıllar içinde bu ülkede oluşturdukları akrabalık bağlarına rağmen ana vatanları Türkiye'ye dönüş yaptı.

- "O dönem Türkiye'de hayat şartları çok zordu"

Mardin'den Lübnan'a göç dalgasının olduğu dönemde daha iyi bir hayat hayaliyle çalışmak için bu ülkeye gelen Önen, 37 yıllık gurbet hayatını, yaşadığı sıkıntıları ve pişmanlıkları AA muhabirine anlattı.

Beyrut'a daha 14 yaşındayken geldiğini belirten Önen, "Lübnan'a gelme sebebim o dönem Türkiye'de hayat şartlarının çok zor olmasıydı." dedi.

Babasının 1984 yılında Adana'da bir inşaatta çalışırken yüksek gerilim hattına kapılarak yaşamını yitirdiğini aktaran Önen, geride kalan kendisinden küçük 7 kardeşine bakmak için Lübnan'a göç etmeyi tercih ettiğini söyledi.

O dönem Lübnan'da 1975'te başlayan iç savaşın hala sürmesine rağmen iş imkanlarının bulunduğuna işaret eden Önen, şöyle konuştu:

"Lübnan'a gelmek için Suriye'ye vizeyle giriş yaptık. Suriye'ye girişte 100 dolarlık bir harç parası vardı, o zaman bu meblağı da birinden borç alarak temin ettim. Suriye'de bir gün geçirdikten sonra da Lübnan'a kaçak yollarla girdik."

Çok zor ve tehlikeli bir yolculuktan sonra Suriye'den Lübnan'a geçtiklerini anlatan Önen, Beyrut'a ulaştıktan sonra küçük yaşta fırın ve inşaatlarda çalıştığını, uzun yıllar boyunca da kapıcılık yaptığını belirtti.

- "Türkiye cennete dönüştü, burası ise cehennem oldu"

Lübnan'da son yıllarda yaşanan derin ekonomik kriz nedeniyle su ve elektrik gibi en temel altyapı hizmetlerinin bile aksadığını vurgulayan Önen, şunları kaydetti:

"O dönem Lübnan'da hayat çok güzeldi ve şu anda olan fakirlik yoktu. O zamanlar savaş olmasına rağmen bu memlekette para bolluğu vardı, yoksulluk yoktu. Şu anda ise işler tersine döndü. Türkiye cennete dönüştü, burası ise cehennem oldu. Şu anda Lübnan'da hayat şartları çok kötü, berbat."

- Çocuklarını ve torunlarını bırakıp Türkiye'ye dönemiyor

Lübnan'da evlendiğini ve biri erkek üçü kız olmak üzere 4 çocuğu, 13 de torunu olduğunu söyleyen Önen, yaşadığı ekonomik sıkıntı ve memleket hasretine rağmen Türkiye'ye dönememe nedenini "Bunları bırakıp nereye gidebilirim ki?" sözleriyle ifade ediyor.

Türkiye'de hayat şartlarının son dönemde giderek güzelleştiğini belirten Önen, "Ne mutlu bizlere ki öyle bir devletimiz ve Cumhurbaşkanımız var. Komşularımız Türkiye'ye neden hala dönmediğimi hep soruyor. Ben de dönmeyi çok istiyorum ama bu yaştan sonra gidip orada bir iş kurma imkanım da olmadığından gidemiyorum." dedi.

- "Türkiye'ye dönenler, 'gurbette geçirdiğimiz yılları hayatımızdan çalmışız' diyor"

Çocuklarının tümünün burada evlendiğini, zorlu bir hayat mücadelesi verdiklerini anlatan Önen, Lübnan'da geçirdiği uzun yıllarda pek çok pişmanlık yaşadığını dile getirdi.

Önen, Türkiye'de yoksulluk içinde bıraktığı ancak değişen şartlar sayesinde şu anda güzel bir hayata sahip olan arkadaşlarına gıpta ederek baktığını ifade etti.

Son dönemde Lübnan'daki Mardinlilerin çoğunun memlekete döndüğünü ve kardeşinin de bu kişiler arasında yer aldığını belirten Önen, "Geri gidenler hiç de pişman değil. Dönenler, 'gurbette geçirdiğimiz yılları hayatımızdan çalmışız' diyor." şeklinde konuştu.

- İsrail'in 2006'daki saldırılarında çocuklarının yaşadığı korkuyu unutamıyor

Lübnan'da geçirdiği 37 yılda patlamalar, İsrail saldırıları gibi pek çok önemli döneme tanıklık ettiğini anlatan Önen, yaşadığı bazı sahneleri hala unutamadığını dile getirdi.

Lübnan'a geldiği ilk yıllarda gözlerinin önünde bir patlama meydana geldiğini, ağır yaralanan bir kişiyi kamyonete bindirerek hastaneye taşıdığını ve kanlar içinde eve döndüğünü aktaran Önen, yaklaşık iki ay boyunca o günün etkisinden kurtulamadığını söyledi.

Önen, İsrail'in 2006'da düzenlediği saldırılar sırasında çocuklarının "İsrail geliyor" çığlıklarıyla yatakların altına saklanmalarının da hala gözlerinin önünden gidemediğini aktardı.

banner1
Yorumlar (0)