Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, gündemi değerlendirdi:
- "Birleşmiş Milletler nezdinde böyle bir soykırım hiçbir zaman olmadı. Orada yapılan bir tehcir hadisesidir. Bunu dünyaya 'Ermeni soykırımı' diye takdim etmeye kimsenin hakkı yoktur"- "Çin, orada Uygurlara zulüm ediyorsa bu iktidarın, o zulmün hesabını sorması gerekir. Çin, bundan dolayı bazı konularda ekonomik ambargolar uygulamaya kalkıyorsa onun da cevabını verebilmesi lazım"
ANKARA (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 1915 olaylarına ilişkin, "Birleşmiş Milletler nezdinde böyle bir soykırım hiçbir zaman olmadı. Orada yapılan bir tehcir hadisesidir. Bunu dünyaya 'Ermeni soykırımı' diye takdim etmeye kimsenin hakkı yoktur." dedi.
Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı Joe Biden'ın, 1915 olaylarını "soykırım" olarak nitelediğini anımsatarak, "Ancak şundan eminim ki Biden da Amerikalılar da bir Ermeni soykırımı meselesinin olmadığını biliyorlar." diye konuştu.
Uzmanların da geçmişte "Ermeni soykırımı" diye bir hadise meydana gelmediğini bildiklerini ifade eden Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
"Tam tersi, o dönemde Ermenilerin kendi memleketleri olan Osmanlı'daki Müslümanlara karşı bir katliam yaptıkları kesindir, delilleri de sabittir. Birleşmiş Milletler nezdinde zaten böyle bir soykırım hiçbir zaman olmadı. Orada yapılan bir tehcir hadisesidir. Bunu dünyaya 'Ermeni soykırımı' diye takdim etmeye kimsenin hakkı yoktur. Gerçek değildir. Bunun için bu mesele üzerinde bizim çok fazla durmamamız icap eder. Ancak bu iddiada bulunan ülkelere karşı da ciddi bir politika geliştirmemiz gerekir."
Temel Karamollaoğlu, salgın dolayısıyla uygulanacak "tam kapanmaya" değinerek, "İnsanlara, 'sokağa çıkmayacaksınız, iş yerinizi açmayacaksınız, çalışmayacaksınız' dediğiniz zaman onların problemlerini çözecek tedbirleri almakla mükellefsiniz." değerlendirmesinde bulundu.
İktidarın bunları dikkate almadan kapanma kararı almasının, Türkiye'yi yönetemediği, sıkıntıların farkına varamadığı anlamına geleceğini dile getiren Karamollaoğlu, "Çözemiyor. Artık öyle bir noktaya geldi ki gözü hiçbir hatasını görmüyor, vatandaşın sıkıntısını hissetmiyor. O zaman böyle bir iktidarın gitmesi icap eder, bunun da yolu seçimdir. Seçim ne zaman olur onunla ilgili bir kanaat belirtmek istemiyorum ama bu iktidarın seçim yoluyla süratle değiştirilmesi icap eder." görüşünü paylaştı.
Karamollaoğlu, üretime önem veren bir ekonomi politikası benimsenmediği müddetçe Türkiye'nin işsizlik problemini, geçim sıkıntısını çözemeyeceğini ve dış borçlarını ödeyemeyeceğini ifade etti.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bekar bir insanın getirildiğini belirten Karamollaoğlu, "Bir bekarı aileden sorumlu bakan yapma. İnsan ailenin ne olduğunu bilmeden nasıl bakanlık yapacak. Kendi halimizi anlamak için herhalde bu yeter de artar zannediyorum." dedi.
Açıklamasının ardından bir gazetecinin, "Türkiye ile Çin arasında Doğu Türkistan'da yaşananlarla ilgili bir kriz olmuştu. Bunun, Çin'den gelmeyen aşılarla ilgisi olabilir mi?" sorusuna, Karamollaoğlu, şu yanıtı verdi:
"Olabilir. Tabii spekülasyon yapmayı arzu etmem. Çin, orada eğer kendi vatandaşlarına, Uygurlara zulmediyorsa bu iktidarın o zulmün hesabını sorması gerekir. Çin, bundan dolayı bazı konularda ekonomik ambargolar uygulamaya kalkıyorsa, onun da cevabını verebilmesi lazım."