TBMM Genel Kurulu

TBMM (AA) - TBMM Başkanvekili Haydar Akar, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi'nin görüşmeleri sırasında yapılan oylamadaki kararından geri adım atmadığını, yaptığı bütün işlemlerin önce Anayasa daha sonra da İçtüzük kurallarına uygun olduğunu söyledi.

Genel Kurulda, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi'nin maddelerinin görüşülmesine geçilmesinin, yapılan oylama neticesinde reddedildiğini hatırlatarak, "Maddelerine geçilmesi veya tümü kabul edilmeyen kanun teklifleri, Genel Kurulca reddedilmiş olur ve bir tam yıl geçmedikçe de bu teklif yenilenemez. İçtüzüğün amir hükümleri bu kadar açık ve net olmasına rağmen, AK Parti grubunun temsilcileri, oylamanın tekrar edilmesi için çeşitli yollara başvurmaktadırlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi, iktidar partisinin tercihlerine ve isteğine göre irade koymak mecburiyetinde değildir." diye konuştu.

Parlamentonun aldığı bu karara demokratik olgunlukla saygı duyulması gerektiğini belirten Dervişoğlu, "Usul tartışmalarından ziyade, 'AK Parti milletvekilleri içerisinde dokuz aydır bekletilen kanun teklifinin yasalaşmasını istemeyenler mi vardır acaba?' sorusu da zihinlerimizi tırmalamaktadır. Dikkat edilmesi icap eden ve esas cevap verilmesi gereken soru da budur." dedi.

- "Doğru bir karar, doğru bir uygulama değildir"

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, TBMM Başkanvekili Akar'ın İçtüzüğü ihlal ettiğini söyleyerek, "Sayın Başkan'ın itirazlara rağmen hukuka, İçtüzüğe ve itirazlara aykırı bir şekilde karar vermiş olması, doğru değildir. Hukuken bir ihlal niteliği taşımaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

ABD Dışişleri Bakanlığının İnsan Hakları Uygulamaları 2020 Ülke Raporlarına işaret eden Bülbül, "Bu çerçevede hazırlanan Türkiye insan hakları raporunun, bu yıl da kaynağı belirsiz iddialar temelinde objektiflikten uzak bir şekilde kaleme alındığı ve asılsız iddialar ve ön yargılı yorumlar içerdiği görülmektedir." diye konuştu.

Raporda, PKK/YPG terör örgütünün Suriyelilere yönelik terör eylemlerine değinilmemesi ve Suriye'nin toprak bütünlüğü aleyhine attığı ayrılıkçı adımlara yer verilmemesinin dikkat çekici olduğunu dile getiren Bülbül, "bu terör örgütünün terörist kimliğini göz ardı eden ve terörle iltisaklı çevrelerin söylemlerine destek mahiyetinde iddialara raporda yer verilmesinin" kabul edilemez olduğunu söyledi.

- "600 ton asbest, Aliağa için bir yıkım demek"

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, iktidarın politik kültürünün demokratik olmadığını öne sürerek, "Eğer tesadüfen siz oy çokluğunuzla bir şeyi belirleyememiş oluyorsanız 'o zaman o oylamayı tekrarlatıp oy çokluğumuzla yine istediğimizi belirleriz' anlayışına gelmiş oluyorsunuz. Bu, Meclis'in iradesinin de çiğnenmesi anlamına geliyor. Dolayısıyla bundan sonra oylamaları yapmanın bir anlamı yok. Benzetmek gerekirse, gol oldu, VAR aracılığıyla bu golü 'ofsayttır' diye iptal ettirmeye çalışıyorsunuz. Yapılan budur. " değerlendirmesinde bulundu.

Sökümü yapılmak üzere Aliağa'ya getirilecek olan Brezilya donanmasına ait uçak gemisinde 600 ton asbest olduğunu belirten Oluç, "Bu 600 ton asbest, Aliağa için bir yıkım demek. Aliağa bir asbest ve radyoaktif çöplüğü gibi değerlendirilmektedir. Bu işlemin yapılmaması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz." dedi.

- "Pişman etme makamı değil"

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, AK Parti'nin gündeminde Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi'nin bulunduğunu ifade ederek, "Başkanlık Tezkeresi okunacak, konuşulacak, üzerinde oylama yapacağız. Verilecek oydan emin. Diyor ki; 'Gündeme bu gelecek.' Meclis üzerine kurulmuş tahakkümün itirafı." diye konuştu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un kendisine yönelik, "Meclis Başkanı olarak, daha fazla seviyeyi düşürmek istemem ama bu işi çok da iyi yapabileceğimi burada ifade etmek isterim. Pişman ederim." dediğini aktaran Özel, "Sayın Başkan'ın makamı, pişman etme değil, adalet dağıtma makamıdır, tarafsızlık makamıdır. Benim hakkımla Cahit Özkan'ın hakkını eşit savunma makamıdır. Meclis Başkanlığı makamı, bana tehdit savurma, had bildirme değil, adalet dağıtma makamıdır. Beni perişan edecek adam, önce kendi durumuna bakacak, yeminine sadık olacak, ondan sonra meydan okuyacak." ifadelerini kullandı.

- "Meclis İçtüzüğü ihlali suçüstü şeklinde yakalanmıştır"

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, sadece yargı makamlarının, idari mercilerin değil aynı zamanda TBMM'nin faaliyetlerinde de hukukun üstünlüğüne riayet etme zorunluluğu olduğunu vurguladı.

İçtüzüğün dün ihlal edildiğini savunan Özkan, İçtüzüğün 13. maddesinin 2. fıkrasına ilişkin Meclis Başkanlığına itirazlarını yaptıklarını söyledi.

Anayasa'nın 95. maddesine göre Başkanlık Divanı'nın toplandığını kaydeden Özkan, bu çerçevede karar verildiğini dile getirdi. Cahit Özkan, "Burada dün, milli iradenin alaşağı edilmesi, Meclis İçtüzüğünün yok sayılması, bir tertiple bunun tezgahlanması suçüstü haliyle karşılaşılmıştır. Meclis İçtüzüğü ihlali suçüstü şeklinde yakalanmıştır. Biz de gereğini yaptık." dedi.

- "Meclisin iradesi buradadır"

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, grup başkanvekillerinin söz taleplerini karşılamasının ardından, "Dünkü oylamadaki kararımdan geri adım atmış değilim. Yaptığım bütün işlemler, önce Anayasa daha sonra da İçtüzük kurallarına uygundur. TBMM, sadece iktidar partisinin taleplerini karşılamakla yükümlü değildir. Meclis'in iradesi buradadır. Burada yapılan sayım sonucunda kararımın arkasında duruyorum. Farklı yollardan, İçtüzüğün siyasi partilere vermiş olduğu yetkileri kullanarak, milli iradenin tecelli ettiği ortamda alınmış bir kararın geri alınmasını doğru bulmadığımı bir kez daha ifade ediyorum." diyerek birleşime ara verdi.