Dr. Hicran Kazancı yazdı: Türkmen Milli Davası Emin Ellerde mi?
20 Eylül 2020, 22:59
Yazarlar
Dr. Hicran Kazancı
Rahmetli lider kadromuz Şehit Abdullah Abdülrahman, Necdet Koçak, Rıza Demirci ve Adil Şerif başta olmak üzere, Irak Türkmenlerinin önde gelen lider kadrosunu idam eden ve iktidarı boyunca 100 binlerce Türkmen’i göçe zorlayan eski Saddam Rejimin kalıntısı ile bazı Türkmen siyasetçilerinin son dönemde Kerkük merkezli yaptıkları işbirliğinin sayesinde, Irak Devletinin kuruluşundan bugüne dek olan süre içerisinde, Irak Türkmenlerinin siyasi harekâtı en karmaşık ve dağınık dönemini yaşamaktadır.
Şovenizm, ayrımcılık ve yayılmacılık politikasını uygulamış olan eski Saddam Rejimine karşı var güçleri ile karşı koyan Abdullah Abdülrahman, Necdet Koçak, Rıza Demirci ve Adil Şerif gibi önde gelen Türkmen liderlerin izinde yürüyen milliyetçi Türkmen kadrosu, Kerkük’teki Saddam kalıntısının temsilcileriyle bugün yapılmakta olan işbirliğini kolaylaştırılması maksadıyla uzaklaştırıldılar. Yerlerine, koltuk sevdalısı ve akça peşinden koşanlar getirildi. Bu durum, Türkmenlerin üniter yapısında tamiri zor olan derin tahribata yol açtı.
Tamamen maddi menfaat sağlama odaklı, eski Saddam Rejiminin kalıntısıyla yapılan bu işbirliği neticesinde, bugün Iraklı Türkmenlerin sosyal düzeni ve üniter yapısına yönelik olan tehditlerinde en tehlikesini meydana getirdi. Bugün, Türkmen toplumundaki yönetilenler, yönetenler ile ayni düşünce yapısına sahip değil, yönetilenler yönetenlerin icraatına, uyguladıkları politikaları benimsemiyorlar, yönetenlerin politikalarını benimsemenin ötesinde ona karşı çıkan bir tutum ve davranış içindeler. Bu durum, Türkmen toplumunun ulusal birlik bütünlük ve ulusal gücünde son derece zafiyetlere yol açtı. Başkaları, sadece savaş yoluyla değil, o Türkmen toplumunu ele geçirerek çökeltme konusunda bu zafiyetlerden geniş ölçüde yararlanıyorlar.
Dolayısıyla, Türkmen toplumunun birlik bütünlük ve ulusal gücünde, son dönemde uygulanan hatalı ve görüşsüz stratejiler sayesinde büyük zafiyet ve kırılganlığa yol açtı. Uygulanan hatalı stratejilerden ivedilikle vazgeçilmesi lazım. Türkmen toplumunun oluşturduğu yönetilen kitlesinin ret ettiği kişi/kişilerin yönetenler statüsünde ısrarla tutulması tarihi bir hatadır. Tarih, toplumlar hakkında yapılan hataları asla af etmediği bilinmektedir.
Şovenizm, ayrımcılık ve yayılmacılık politikasını uygulamış olan eski Saddam Rejimine karşı var güçleri ile karşı koyan Abdullah Abdülrahman, Necdet Koçak, Rıza Demirci ve Adil Şerif gibi önde gelen Türkmen liderlerin izinde yürüyen milliyetçi Türkmen kadrosu, Kerkük’teki Saddam kalıntısının temsilcileriyle bugün yapılmakta olan işbirliğini kolaylaştırılması maksadıyla uzaklaştırıldılar. Yerlerine, koltuk sevdalısı ve akça peşinden koşanlar getirildi. Bu durum, Türkmenlerin üniter yapısında tamiri zor olan derin tahribata yol açtı.
Tamamen maddi menfaat sağlama odaklı, eski Saddam Rejiminin kalıntısıyla yapılan bu işbirliği neticesinde, bugün Iraklı Türkmenlerin sosyal düzeni ve üniter yapısına yönelik olan tehditlerinde en tehlikesini meydana getirdi. Bugün, Türkmen toplumundaki yönetilenler, yönetenler ile ayni düşünce yapısına sahip değil, yönetilenler yönetenlerin icraatına, uyguladıkları politikaları benimsemiyorlar, yönetenlerin politikalarını benimsemenin ötesinde ona karşı çıkan bir tutum ve davranış içindeler. Bu durum, Türkmen toplumunun ulusal birlik bütünlük ve ulusal gücünde son derece zafiyetlere yol açtı. Başkaları, sadece savaş yoluyla değil, o Türkmen toplumunu ele geçirerek çökeltme konusunda bu zafiyetlerden geniş ölçüde yararlanıyorlar.
Dolayısıyla, Türkmen toplumunun birlik bütünlük ve ulusal gücünde, son dönemde uygulanan hatalı ve görüşsüz stratejiler sayesinde büyük zafiyet ve kırılganlığa yol açtı. Uygulanan hatalı stratejilerden ivedilikle vazgeçilmesi lazım. Türkmen toplumunun oluşturduğu yönetilen kitlesinin ret ettiği kişi/kişilerin yönetenler statüsünde ısrarla tutulması tarihi bir hatadır. Tarih, toplumlar hakkında yapılan hataları asla af etmediği bilinmektedir.
